Yazar "Uçan, Uçkun Sait" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 36
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Antimicrobial Resistance and Plasmid Typing of Coagulase Positive Staphylococcus Species Isolated from Bovine Mastitis(Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, 2004) Açık, Leyla; Çelebi, Ayten; Arslan, Emine; Uçan, Uçkun SaitIn this study, a number of 50 Coagulase positive Staphylococcus isolates has been isolated and identified using conventional bacteriological methods from bovine mastitis. Of the total isolates 40 was identified as Staphylococcus aureus and 10 was identified as Staphylococcus intermedius. This study indicates the increasing significance of S.intermedius as the causative agents of bovine subclinical mastitis. All the Staphylococcus strains were examined for their susceptibilities to antibiotics and plasmid profiles. Plasmid profiling demonstrated that 38 of 40 S.aureus and 9 of 10 S.intermedius isolates contained plasmid. Molecular weight of plasmids varied from 1.1 to 19 kb. The highest resistance to chematerapotics used was observed to penicillin. This study suggests that plasmid profile analysis does not appear to be a suitable method for typing S.aureus and S.intermedius.Öğe Bi?r Köpekte Purulent Meningoensefali?ti?s ile Kompli?ke Di?rofi?lari?azi?s Olgusu(Selçuk Üniversitesi, 2001 Nisan) Uçan, Uçkun Sait; Durgut, Ramazan; Ateşoğlu, Emine ÖzlemSunulan bu çalışmada, kliniğe dönme şikayeti ile getirilen bir köpek değerlendirildi. Klinik muayenede femoral nabızda belirgin bir zayıflama ile birlikte tarsal ve karpal bölgelerde ödem ile deri yaralanmaları gözlendi. Hematokrit değerin arttığı (%66) saptandı. Periferik kandan yapılan kalın damla frotilerinde, 100'lük büyütmeyle bakıldığında her mikroskop sahasında 7-8 Dirofilaria immitis larvası görüldü. Kan serumunda yapılan ölçümlerde üre, albümin, glikoz, kreatinin, ALT, ALP ve LDH değerlerinin normal sınırlar içerisinde olduğu belirlendi. Nekropside sağ kalpte belirgin dilatasyonla birlikte 20 adet erişkin (18-20 cm uzunluğunda) Dirofilaria immitis'e rastlandı. Beyin hiperemik ve şişkin olup meninksler bulanık bir görünüm almıştı. Histopatolojik muayenede meninkslerde ödem, fibrin, kalınlaşma ve meninks damarlarında bol eritrosite rastlandı. Bu bölgelerde yoğun mononükleer hücre ve nötrofil lökosit infiltrasyonu vardı. Meningitis görülen bölgenin altındaki beyin dokusunda da substansiya grizea ile sınırlı olmak üzere şiddetli nekroz, yoğun mononükleer hücre ve nötrofil lökosit infiltrasyonları görüldü. Aynı zamanda bu bölgede yoğun gitter hücre proliferasyonu da saptandı. Bakteriyolojik yoklamalar sonucunda, beyin dokusundan Staphylococcus aureus identifiye edildi. Sonuç olarak klinik, biyokimyasal, hematolojik, bakteriyolojik ve histopatolojik muayenelere göre purulent meningoensefalitisle komplike dirofilariazisin varlığı tespit edildi.Öğe Brucella Abortus ve Brucella Meli?tensi?s Enfeksi?yonlarında Oluşan Antikorların Rhizobium Tropi?ci? Anti?jeni? I?le Tespi?t Edi?lmesi?(2008) Aras, Zeki; Uçan, Uçkun SaitBrucellozisin laboratuar teşhisinde bakteriyolojik, moleküler ve serolojik testler kullanılmaktadır. Brucella cinsi mikroorganizmalar, 16S rRNA sekans analizi sonucuna göre Rhizobium, Agrobacterium, Ochrobactrum türlerinin de içinde bulunduğu Proteobactereaceae'nin 2a altgrubunda yer almaktadırlar. Bu çalışmada, koyun ve sığır kan serumlarında (toplam 200 serum) bulunan B. abortus ve B. melitensis'e karşı oluşmuş antikorları teşhis etmede Rhizobium tropici (R. tropici) tüm hücre antijeni kullanıldı. R. tropici ile B. abortus ve B. melitensis arasındaki genetik-yakınlık Random Amplifiye Polimorfik DNA-PCR (RAPD-PCR) yöntemi ile araştırıldı. Hazırlanan antijenin sensitivitesi ve spesifitesi, sığır kan serumları için sırasıyla % 81.1 ve % 22.6, koyun kan serumları için ise sırasıyla % 80.1 ve % 59.5 olarak hesaplandı. RAPD-PCR analizi sonucunda, genetik benzerlik B. abortus ve R. tropici arasında % 33.3, B. melitensis ile R. tropici arasında % 46.2 ve B. abortus ile B. melitensis arasında % 72.7 olarak hesaplandı. Sonuç olarak, B. abortus ve B. melitensis ile R. tropici arasındaki genetik benzerlik RAPD-PCR kullanılarak ortaya konuldu. R. tropici'den üretilen tüm hücre antijeni ile brucellozisin serolojik teşhisinin yapılamayacağı fakat hayvanların R. tropici'ye karşı antikor geliştirebilecekleri ve bu antikorlarında Brucella serolojisinde yanlış pozitiflik sebepleri arasında yer alabileceği sonucuna varıldı.Öğe Brucella abortus ve brucella melitensis enfeksiyonlarında oluşan antikorların rhizobium tropici antijeni ile tespit edilmesi(2008) Aras, Zeki; Uçan, Uçkun SaitBrucellozisin laboratuar teşhisinde bakteriyolojik, moleküler ve serolojik testler kullanılmaktadır. Brucella cinsi mikroorganizmalar, 16S rRNA sekans analizi sonucuna göre Rhizobium, Agrobacterium, Ochrobactrum türlerinin de içinde bulunduğu Proteobactereaceae'nin 2a altgrubunda yer almaktadırlar. Bu çalışmada, koyun ve sığır kan serumlarında (toplam 200 serum) bulunan B. abortus ve B. melitensis'e karşı oluşmuş antikorları teşhis etmede Rhizobium tropici (R. tropici) tüm hücre antijeni kullanıldı. R. tropici ile 6. abortus ve B. melitensis arasındaki genetik yakınlık Random Amplifiye Polimorfik DNA-PCR (RAPD-PCR) yöntemi iie araştırıldı. Hazırlanan antijenin sensitivitesi ve spesifitesi, sığır kan serumları için sırasıyla % 81.1 ve % 22.6, koyun kan serumları için ise sırasıyla % 80.1 ve % 59.5 olarak hesaplandı. RAPD-PCR analizi sonucunda, genetik benzerlik B. abortus ve R. tropici arasında % 33.3, B. melitensis ile R. tropici arasında % 46.2 ve B. abortus ile B. melitensis arasında % 72.7 olarak hesaplandı. Sonuç olarak, B. abortus ve B. melitensis ile R. tropici arasındaki genetik benzerlik RAPD-PCR kullanılarak ortaya konuldu. R. tropici'den üretilen tüm hücre antijeni ile brucellozisin serolojik teşhisinin yapılamayacağı fakat hayvanların R. tropicfye karşı antikor geliştirebilecekleri ve bu antikorlarında Brucella serolojisinde yanlış pozitiflik sebepleri arasında yer alabileceği sonucuna varıldı.Öğe Brucella suşlarının identifikasyonu ve biyotiplendirilmesi(2009) Aras, Zeki; Ateş, Mehmet; Uçan, Uçkun SaitDünyanın önemli zoonoz hastalıklarından olan Brusellozis; hayvanlarda genital organlara yerleşerek yavru atmalara ve infertiliteye neden olmakta, endemik olduğu ülkelerde ekonomiyi olumsuz yönde etkilemektedir. Bu derlemede hayvanlarda brusellozisin teşhisi ve etkenlerin tiplendirilmesi ile ilgili moleküler metotlar aktarıldı. Serolojik metodlar derlemenin kapsamı dışındadır.Öğe Bruselloz şüpheli olgularda Brucella canis seroprevalansının araştırılması(2013) Yüksekkaya, Şerife; Aras, Zeki; Uçan, Uçkun SaitKöpek brusellozunun etkeni olan Brucella canis insanlara bulaştığında diğer türlere göre daha hafif veya asemptomatik enfeksiyonlara neden olmaktadır. Etken insanlara ya hasta köpeklerden doğrudan temas ile ya da laboratuvarlarda çalışma esnasında bulaşmaktadır. B.canis enfeksiyonları hastanelerde rutin olarak araştırılmamaktadır. Ülkemizde insan popülasyonunda B.canis enfeksiyonlarının mevcut durumunu ortaya koyacak araştırmalar sınırlıdır. Bu çalışmada, bruselloz ön tanısı alan hastalarda B.canis seroprevalansının araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmaya, Mart-Ağustos 2011 tarihleri arasında Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesinin çeşitli poliklinik ve kliniklerinden brusellozis şüphesi ile tıbbi mikrobiyoloji laboratuvarına gönderilen, smooth Brucella antijeninin kullanıldığı Rose Bengal Plate Test (Seromed, Türkiye) sonucu negatif olan 652si kadın 1000 hastaya (yaş aralığı 15-65 yaş) ait serum örneği dahil edilmiştir. Hastalar, ateş, gece terlemesi, baş ağrısı, halsizlik, iştahsızlık, kas ve eklem ağrısı gibi bruselloz klinik belirtileriyle hastaneye başvuran olgulardır. B.canise karşı özgül antikorların saptanması amacıyla, B.canis NCTC 10854 suşundan R (rough) tipi antijen hazırlanmış ve hızlı lam aglütinasyon testi (LAT) ile modifiye plak aglütinasyon testi (MAT) uygulanmıştır. Hasta serumu örneklerinin %0.34 (34/1000)ü LAT antijeni ile iki dakika içerisinde aglütinasyon vermiş ve B.canis yönünden pozitif olarak kabul edilmiştir. Antikor titresinin belirlenmesi amacıyla yapılan MAT ile örneklerin 22 (%0.22)sinden pozitif sonuç alınmış; hasta serumlarının biri 1/48, beşi 1/96, altısı 1/192, altısı 1/384 ve dördü 1/768 titrede pozitif bulunmuştur. B.canis antikorları pozitif olan 22 hastanın 17si kadın, beşi erkek olup, cinsiyetler arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlenmiştir (p 0.05). Sonuç olarak, ülkemiz hastanelerinde, bruselloz için yapılan serolojik taramalarda S tipi brusella antijenlerinin yanı sıra R tipi antijenlerin de kullanılmasının, gerek tanı gerekse seroepidemiyolojik verilere katkıda bulunabileceği düşünülmüştür.Öğe Brusellozda Serum Selenyum Düzeyleri(Selçuk Üniversitesi, 2002) Uçan, Uçkun Sait; Aras, ZekiÖzet: Bu çalışmada, Van li Başkale liçesi'nden 29 adet insan serumu ve Konya Bölgesi'nden 12 adet inek serumu kul- land RBPT ile yapılan brusellozis taramasının ardından RBPT pozitif ömeklerde SAT ile doğrulama ve titre tayini yapıldı. Serum ömeklerinde, selenyum konsantrasyonları ICP-AES cihazı le belirlendi. Selenyum düzeylerinde brusellozial has- talarta sağlar arasında önemli farklılık olduğu tespit edildi. Insanlarda ve ineklerde serum Selenyum düzeyleri sağlıklarda 59.85 plus/minus 1.94 * mo / L ve 2.58/0.25 mg/l, iken hasta gruplarda sırasıyla 5.18 plus/minus 1.94 * m /l ve 1.35 + 0.12molL olarak bu- lundu (p<0.05).Öğe Characterisation of coagulase positive Staphylococcus species isolated from bovine mastitis using protein and plasmid patterns(SCIENTIFIC TECHNICAL RESEARCH COUNCIL TURKEY-TUBITAK, 2009) Arslan, Emine; Çelebi, Ayten; Açık, Leyla; Uçan, Uçkun SaitThe objective of this work was to study the protein patterns, plasmid profiles, and antibiotic susceptibility of Staphylococcus intermedius and Staphylococcus aureus isolates originating from mastitic mammary glands of dairy cattle in different parts of Konya province. A total of 114 Staphylococcus species were isolated and identified by conventional bacteriological methods from bovine mastitis. Of the total isolates 77 were identified as S. aureus and 37 as S. intermedius. Intra- and inter-species diversities in the coagulase-positive staphylococci were investigated by analysis of whole-cell protein profiles using sodium dodecyl sulphate-polyacrylamide gel electrophoresis (SDS-PAGE). Plasmid profiling also demonstrated that 75 S. aureus isolates and 36 S. intermedius isolates contained plasmid. In addition, 88.3% of S. aureus and 59.4% of S. intermedius isolates were resistant to penicillin. Sixty-six of the 77 S. aureus isolates were also resistant to amoxicillin+clavulanic acid (85.7%). The corresponding number for S. intermedius was 17 (45.9%). Only 1 S. aureus isolate was resistant to danofloxacin. One of each of the Staphylococcus isolates was resistant to methicillin. Results from the study showed that the susceptibility of S. intermedius isolates to antibiotics used widely in mastitis therapy is a matter of concern.Öğe Detection of Brucella Canis From Inguinal Lymph Nodes of Naturally Infected Dogs by PCR(Elsevier Science Inc, 2010) Aras, Zeki; Uçan, Uçkun SaitThe aim of this study was to standardize and evaluate a PCR assay for the detection of Brucella canis (B. canis) in lymph node samples of naturally infected dogs. The performance of the PCR was compared with the results of bacteriological culture as reference method. Forty-eight inguinal lymph node samples were collected from 48 dogs (18 males and 30 females) that died in the city's pound in the years 2007-2008 and were examined by microbiological culture and the PCR assay. B. canis was isolated from 4 (8.3%) of 48 lymph node samples. Forty-four (91.7%) of the samples were bacteriological culture negative. B. canis DNA was directly detected from all culture positive lymph node samples (n = 4) by PCR. All of the culture negative samples were confirmed as negative by PCR. When the culture method was used as a gold standard, sensitivity and specificity of the PCR assay were found to be 100%. The limit of PCR detection of B. canis DNA was 1.4 x 101 CFU/g at least. In conclusion, the PCR assay has been shown to have a diagnostic performance equal to bacteriological culture for detection of B. canis. By a non-hazardous protocol for laboratory workers, the assay can be performed in one day.Öğe Detection of Canine Brucellosis by a Rapid Agglutination Test Using Rhizobium Tropici as Antigen(Ecole Nationale Veterinaire Toulouse, 2010) Uçan, Uçkun Sait; Aras, Zeki; Zorlutuna, M.The Brucella canis infection induces various reproductive disorders in dogs and also in humans. The aim of this study was to evaluate the feasability to use antigens from related germs, such as Rhizobium tropici in serological methods for evidencing circulating anti-Brucella antibodies in dogs, because of the zoonotic risk. For that, brucellosis seroprevalence on 135 dogs stemming from pounds or from the Faculty of Veterinary Medicine of the Konya region was determined with specific serological tests (Modified Micro Plate Agglutination Test (MPAT), 2-Mercaptoethanol Tube Agglutination Test (2Me-TAT) an indirect ELISA (I-ELISA)) using B. cants NCTC 10854 strain antigens and with a non specific rapid slide agglutination test (RSAT) using R. tropici CIAT 899 strain as antigens. The canine brucellosis prevalence was 21.5% with I-ELISA and was weakly higher with the MPAT (25.2%) and the 2ME-TAT (22.2%), the relative performances of these 2 specific tests compared to I-ELISA remaining elevated (Agreements, sensibility and specificity around 90% or more). Dogs from pounds and females were significantly the most infected. By contrast, the proportions of false positive and false negative sera with RSAT were markedly elevated (22.6% and 69.0% respectively) leading to low relative performances compared to the I-ELISA (agreement: 67.4%, sensibility: 31.0% and specificity: 77.4%). Genetic similarity between B. canis and R. tropici was determined 30.8% by RAPD-PCR. These results demonstrated that canine brucellosis is a relatively common infection in the Central Anatolia and that the RSAT using R. tropici as antigens cannot be use for the serological diagnosis of the disease.Öğe Efficacy of a water-based disinfectant on reduction of egg shell bacterial contamination(Selçuk Ünivesitesi Veterinerlik Fakültesi, 2012) Uçan, Uçkun Sait; Gök, AliSÜ Veteriner Fakültesi Yumurtacı Tavuk Çiftliğinden elde edilen yumurtalarda su bazlı dezenfektanla püskürtme tarzında muamelenin kontaminant bakteri sayısına etkisi ölçüldü. Toplam 80 yumurta kullanıldı. Kontrol ve PotoClean® ile dezenfekte edilen uygulama grubu yumurtalarında aerobik ve Gram negatif bakteri sayıları konvansiyonel teknikler ile belirlendi. Aerobik ve Gram negatif bakteri sayılarındaki azalma önemli idi (p<0.001). Dezenfektan ile muamele yumurta kabuğundaki bakteriler üzerinde genel olarak etkili bulundu. Test edilen dezenfektan yumurta kabuğu bakteriyel kontaminasyonun azaltılmasında ümit verici bulunduÖğe Efficacy of a water-based disinfectant on reduction of egg shell bacterial contamination(2012) Uçan, Uçkun Sait; Gök, AliSÜ Veteriner Fakültesi Yumurtacı Tavuk Çiftliğinden elde edilen yumurtalarda su bazlı dezenfektanla püskürtme tarzında muamelenin kontaminant bakteri sayısına etkisi ölçüldü. Toplam 80 yumurta kullanıldı. Kontrol ve PotoClean ile dezenfekte edilen uygulama grubu yumurtalarında aerobik ve Gram negatif bakteri sayıları konvansiyonel teknikler ile belirlendi. Aerobik ve Gram negatif bakteri sayılarındaki azalma önemli idi (p0.001). Dezenfektan ile muamele yumurta kabuğundaki bakteriler üzerinde genel olarak etkili bulundu. Test edilen dezenfektan yumurta kabuğu bakteriyel kontaminasyonun azaltılmasında ümit verici bulundu.Öğe The evaluation of biofilm production by Streptococcus equi zooepidemicus isolates(Selçuk Üniversitesi, 2020) Mohammed, Bilal Osamah Mohammed; Uçan, Uçkun SaitAmaç: Streptococcus equi zooepidemicus izolatlarının biofilm üretme kapasitelerinin ölçülmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı kültür koleksiyonundan sağlanan kırk adet Streptococcus equi zooepidemicusizolatı Kongo kırmızısı agar, Kristal moru boyama ve taramalı electron mikroskobu (TEM) olmak üzere 3 farklı yöntem ile biofilm oluşturma yönünden değerlendirildi. Bulgular: Kongo kırmızısı agar ile Kristal moru boyama sonuçları arasında uyumsuzluk vardı. Otuz bir pozitif suşun 19’u Kongo kırmızısı agarda kuvvetli pozitif verirken 30’u Kristal moru boyama ile kuvvetli pozitif bulundu. Biofilm üretimi TEM ile doğrulandı. Öneri: Ülkede at hekimliği hizmeti veren klinisyenlerin, Streptococcus equi zooepidemicus etkenlerinin in vitro şartlarda biofilm oluşturabileceğinin farkında olmaları önerilir.Öğe Evaluation of Three Different Vaccination Regimes Against Newcastle Disease in Central Anatolia(Scientific Technical Research Council Turkey, 2003) Erganiş, Osman; Uçan, Uçkun SaitA change in the vaccination strategy used in the Central Anatolia region of Turkey to combat the effects of infections with endemic virulent Newcastle disease virus (NDV) in maternally immune birds is described in this retrospective work. A novel vaccination schedule was applied to approximately 2,230,000 chickens from different breeds. The alterations were based on the use of an inactivated NDV + infectious bursal disease virus (IBDV) and the application of aerosol vaccines with different timings compared to traditional programmes. 7 In a district in which Newcastle disease (ND) epidemics had been occurring, a satisfactory humoral protection (mHI titre >log 2(7)) was achieved in birds up to 9-11 weeks of age by the early administration of inactivated NDV + IBDV vaccine. It is suggested that inactivated NDV + IBDV vaccination at I week of age be recommended as an alternative procedure to prevent both ND and infectious bursal disease (IBD), although the data presented here on immunity to IBD was essentially restricted to clinical observations.Öğe GC-MS analysis and antibacterial activity of cultivated Satureja cuneifolia Ten. essential oil(SCIENTIFIC TECHNICAL RESEARCH COUNCIL TURKEY-TUBITAK, 2006) Kan, Yüksel; Uçan, Uçkun Sait; Kartal, Murat; Altun, M. Levent; Aslan, Sinem; Sayar, Esin; Ceyhan, TimurhanThe composition of the essential oil of Satureja cuneifolia Ten. cultivated in Konya, Turkey, was investigated by capillary GC-MS. The compounds were characterized by comparison with library searches. Six main compounds were identified. Carvacrol was the dominant component, comprising 59.28% of the essential oil. The oil also contained 15.72% thymol, 9.69% p-cymene, 4.16% gamma-terpinene, 1.70% linalool and 1.25% borneol. The antibacterial activity of the essential oil of S. cuneifolia and its components was determined by a semiquantative disc-diffusion method, and the minimum inhibitory concentration ( MIC) was determined based on a micro-well dilution method against strains of Pseudomonas aeruginosa, Bacillus cereus, Sarcina lutea, Escherichia coli, and Staphylococcus aureus.Öğe Housing Quails and Chickens Together is the Possible Cause of Newcastle Disease's Spread, an Overlooked Measure Taken to Prevent the Disease(Scientific Technical Research Council Turkey, 2002) Uçan, Uçkun Sait; Çataloluk, OsmanThe first Newcastle Disease (ND) outbreak in Turkey was in 1984 (1). From that time until the beginning of the 1990s, the number of ND outbreaks per year has gradually been in decline. However, starting from the mid 1990s, there has been a notable increase in the number of ND outbreaks (2) in TurkeyÖğe Housing Quails and Chickens Together is the Possible Cause of Newcastle Disease's Spread: an Overlooked Measure Taken to Prevent the Disease(2002) Uçan, Uçkun Sait; Çataloluk, Osman[Abstract not Available]Öğe Hızlı Bakteriyel DNA Ekstraksiyon Metotlarının Karşılaştırılması(Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, 2006) Arslan, Emine; Uçan, Uçkun SaitBu çalışma bakteriyel DNA ekstraksiyonunda kullanılan hızlı metotları karşılaştırmak amacıyla yapıldı. Bu amaçla Gram pozitif bakterilere örnek olarak Staphylococcus sp., Gram negatiflere örnek olarak Escherichia coli seçildi. Bu bakterilerin buyyon kültürlerinden (~107 cfu/ml) kaynatma, sonikasyon ve dondurmaçözme yöntemleri ile DNA ekstraksiyonu yapıldı. DNA miktarları 260 nm dalga boyunda spektrofotometre ile okundu. Sonikasyon ile elde edilen DNA miktarı diğer yöntemlerle elde edilen DNA miktarlarından istatistiksel olarak daha fazla bulundu (p<0.05).Öğe İmmün Sistemi Baskılanmış ve Uyarılmış Broiler Civcivlerde Kutanöz Bazofil Aşırı Duyarlılık Reaksiyonu(1999) Uçan, Uçkun Sait; Kuyucuoğlu, Yahya; Kuyucuoğlu, E. ÖzlemA skin test to assess cutaneous basophil hypersensitivity (CBH) was evaluated in the interdigital skin of chickens grouped according to age. A total of 45 broiler Shaver hybrid chicks were used. Cutaneous basophil hypersensitivity was determined in the interdigital skin of 10- and 30- day-old chicks by a single intradermal injection of phytohemagglutinin-P (200 ?g). In order to induce immunosuppersion, dexamethason dosed 3mg/kg body weight was injected IM for 3 days; to stimulate the immune system of the animals, levamisole was applied at 3 mg/kg body weight in the drinking water for 3 days. The effect of immunomodulation on the progress of the skin reaction for CBH was evaluated 12, 24 and 24 hours after injection. The skin reaction, as indicated by a significant (P<0.05) increase in the mean interdigital skin thickness, was detectable the day after injection in both groups. In conclusion, the test can be recommended to assess in vivo cell-mediated immunity even in 10-day-old broiler chicks.Öğe İnek mastitislerinden izole edilen koagulaz pozitif stafilokok suşlarının penisilin direnci ve bazı antibiyotiklere duyarlılıkları(2002) Uçan, Uçkun Sait; Aslan, EmineBu çalışmada Konya Bölgesinde mastitisli inek sütlerinden izole edilen 81 koagulaz pozitif Stafilokok susunun koagulaz aktivitesi, ß-laktamaz üretimi ve bazı antibiyotiklere duyarlılıkları incelendi. Tüm Stafilokok suşlarının 51'i (%63) ß-laktamaz pozitif bulundu. Suşların 75'i (%92.6) S.aureus, 6'sı (%7.4) S.intermedius olarak identifiye edildi. S.aureus suşlarının 49'u (%65.3) ve S.intermedius suşlarının 2'si (%33.3) ß-laktamaz pozitifti. Koagulaz pozitif suşların tümü aynı zamanda ß-laktamaz pozitifti. S.aureus suşlarından 8'i (%10.6) ve S.intermedius suşlarından 4'ü (%66.7) tüm antibiyotiklere duyarlı bulundu. Çalışmada 1 tane metisilin dirençli S.aureus tespit edildi. Tüm suşlar dikkate alındığında, en duyarlı bulunan antibiyotiğin danofloksasin (%100) olduğu ve duyarlılıklarına göre ampisilinsulbaktam ile metisilin (%98.8), oksasilin ve amoksisilinklavulanik asit (%97.5), kloksasin (%96.3), amoksisilin (%22.2) ve penisilin G (%14.8) şeklinde sıralandığı belirlendi.