Çocuk Gelişimi/Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 40
  • Öğe
    Okulöncesi Dönemdeki Çocukların Duygusal Yüz İfadelerini Tanıma Becerilerinin Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, 2004) Arı, Ramazan; Seçer, Zarife Şahin
    Bu araştırmada, anasınıfına devam eden çocukların duygusal yüz ifadelerini tanıma becerilerini etkileyen bazı değişkenler incelenmiştir. Araştırmanın bağımlı değişkeni duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileridir. Bağımsız değişkeni ise, sosyo-kültürel faktörler, cinsiyet, anne öğrenim düzeyi, baba öğrenim düzeyi, kardeş sayısıdır. Araştırma evreni Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı farklı alt sosyo-kültürel grupları temsil eden Hazım Uluşahin İlköğretim Okulu, Dere Zafer İlköğretim Okulu, Dere Cumhuriyet İlköğretim Okulu, Ilgın Şeker İlköğretim Okulu, Ilgın Atatürk İlköğretim Okulu, Zafer İlköğretim Okuluna devam eden öğrencilerden oluşmaktadır. Örneklem olarak ise bu okulların anasınıfına devam eden çocuklardan seçkisiz olarak saptanan toplam 100 çocuk alınmıştır. Çocukların duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri, mutlu, üzgün, öfkeli, şaşkın yüz ifadelerini gösteren 2 boyutlu standart çizimlerle ölçülmüştür. Bu çizimler Cüceloğlu (1968)’den alınmıştır. Elde edilen veriler, khi-kare istatistiksel analizine göre değerlendirilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular maddeler halinde aşağıda özetlenmiştir. 1. Alt sosyo-kültürel özellikler, çocukların duygusal yüz ifadelerini tanıma becerilerini etkilemektedir. Bunun yanında, şaşkın yüz ifadesini tanıma becerisinde alt sosyo-kültürel özellikler etkili değildir. 2. Çocukların cinsiyeti, duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri üzerinde etkili değildir. 3. 3.Annenin öğrenim düzeyi, çocukların duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri üzerinde etkilidir Bunun yanında, şaşkın yüz ifadesini tanıma becerisinde alt sosyo-kültürel özellikler etkili değildir. 4. Babanın öğrenim düzeyi, çocukların duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri üzerinde etkilidir. 5. Kardeş sayısı, duygusal yüz ifadelerini tanıma becerileri üzerinde etkili değildir.
  • Öğe
    Psi?koloji?k Danışmanların Danışma Beceri?si? Düzeyleri?ni?n I?ncelenmesi?
    (Selçuk Üniversitesi, 2005) Uslu, Mustafa; Arı, Ramazan
    Bu araştırmanın amacı, hâlihazırda görev yapan psikolojik danışmanların psikolojik danışma becerilerinden olan fiziksel ve psikolojik dinleme becerisi yeterlik düzeylerinin belirlemektir. Bu beceriler fiziksel dinleme becerileri ve psikolojik dinleme becerileri’ni içermektedir Araştırma Konya, Ankara, Aksaray, Niğde, Mersin illerinde çalışan psikolojik danışma ve rehberlik bölümü mezunu psikolojik danışmanlar üzerinde yapılmıştır. Araştırma ilgili illerden 58 kadın, 52 erkek toplam 110 kişi üzerinde yapılmıştır. Psikolojik danışmanların fiziksel ve psikolojik dinleme beceri düzeyleri, fiziksel ve psikolojik dinleme yardım becerileri değerlendirme formu (FPDYBDD) ile ölçülmüştür. Araştırmada elde edilen bulgular, psikolojik danışmanların kendilerini tüm fiziksel dinleme danışma becerilerinde de “iyi” düzeyde olduklarını, değerlendirdikleri söylenebilir; psikolojik dinleme danışma becerileri düzeylerinin “yetersiz” düzeyde olduğu söylenebilir. İlgili becerilerin cinsiyet ve kıdeme göre değişmediği gözlenmiştir.
  • Öğe
    Montessori Eğitimi Alan ve Almayan Anaokulu Öğrencilerinin Sosyal Becerilerinin Karşılaştırılması
    (Selçuk Üniversitesi, 2008) Koçyiğit, Sezai; Kayılı, Gökhan
    Bu araştırma, Montessori yöntemi ile eğitim alan ve normal müfredat ile eğitim alan anaokulu çocuklarının sosyal becerilerini karşılaştırmaya yönelik olarak gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmanın katılımcıları, 2007–2008 yıllarında Selçuk Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi İhsan Doğramacı Uygulama Anaokulunda eğitim gören 122 anaokulu öğrencisinden oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak Merrell (1994) tarafından geliştirilen "Anasınıfı ve Anaokulu Davranış Ölçeği" kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre, Montessori yöntemiyle eğitim alan anaokulu öğrencilerinin normal müfredata göre eğitim alan anasınıfı öğrencilerinden Sosyal İşbirliği, Sosyal Etkileşim ve Sosyal Bağımsızlık alt boyut puanlarında anlamlı düzeyde farklılık olduğu görülmektedir.
  • Öğe
    MONTESSORİ MATERYALLERİNİN TASARIM KALİTESİ ÖZELLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
    (Selçuk Üniversitesi, 2007) Erişen, Yavuz; Güleş, Figen
    Bu çalışma, Montessori eğitim programının önemli bir parçası olan ve 3-6 yaş çocuklarında eğitim materyalleri olarak kullanılan duyu materyallerinin, tasarım kalitesi özelliklerinin değerlendirilmesine yönelik yapılmıştır. Duyu materyallerinin etkin kullanımı için gerekli tasarım özelliklerinin değerlendirilmesine yönelik olan bu çalışma, Montessori materyalleri üzerine, ilgili tarafların görüşleri doğrultusunda ülkemizde yapılan öncü niteliğinde ilk niteliksel değerlendirmedir. Çalışmanın, eğitim kurumlarına alınacak olan Montessori materyallerinin alımsatımı ve sipariş vermeyi kolaylaştıracağı, farklı firmalara ait duyu materyalleri arasında karşılaştırma ve seçim kolaylığı getireceği ve bu materyallerin Montessori eğitimi sürecinde beklenen amaçlara etkili bir şekilde hizmet edeceği öngörülmektedir.
  • Öğe
    Frostig Görsel Algı Eğitim Programı ile Birlikte Verilen Nesne Kontrol Beceri Eğitiminin 54-59 Aylık Çocukların Nesne Kontrol Becerilerine Etkisi
    (Selçuk Üniversitesi, 2013) Tepeli, Kezban
    Bu çalışma, Frostig görsel algı eğitim programı ile birlikte verilen nesne kontrol beceri eğitiminin 54-59 aylık çocukların nesne kontrol becerilerine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya anaokuluna devam eden, yaşları 54 ay ve 59 ay arasında değişen, 40’ı kız, 40’ı erkek olmak üzere toplam 80 çocuk katılmıştır. Araştırmaya katılan çocukların görsel algılarını ölçmek için Frostig (1961) tarafından geliştirilen “Frostig Gelişimsel Görsel Algı Testi”; nesne kontrol becerilerini ölçmek için Ulrich (2000) tarafından geliştirilen ve Tepeli vd. (2008) tarafından Türkçeye uyarlanan “Büyük Kas Becerilerini Ölçme Testi (BüKBÖT)” nin Nesne Kontrol Beceriler alt testti kullanılmıştır. Araştırmada ön-test son-test kontrol gruplu deneysel model kullanılmıştır. Deneme modeli üç deney ve bir kontrol grubunu içermektedir. 1. deney grubuna Frostig görsel algı eğitim programı ile birlikte nesne kontrol beceri eğitim programı, 2. deney grubuna sadece nesne kontrol beceri eğitim programı, 3. deney grubuna ise Frostig görsel algı eğitim programı uygulanmıştır. Kontrol grubunda yer alan çocuklarla herhangi bir ek çalışma yapılmamıştır. Çalışmaya alınan deney ve kontrol gruplarındaki çocukların son-test nesne kontrol beceri puanlarının yapılan işleme göre farklılaşıp farklılaşmadığı, tek faktörlü Kovaryans Analizi (ANCOVA) ile test edilmiştir. ANCOVA’nın anlamlı olduğu durumlarda Bonferroni Testi kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre dört farklı grupta bulunan çocukların BüKBÖT’ün Nesne Kontrol Beceriler alt testinden aldıkları ön-testte göre düzeltilmiş son-test puan ortalamaları arasında, yapılan ANCOVA analizi sonucuna göre anlamlı bir farkın olduğu belirlenmiştir (F(3,75)= 50.598, p< 0.001). Gruplar arası farkın anlamlılığını test etmek için yapılan Bonferroni testi sonucuna göre Frostig görsel algı eğitim programı ile birlikte nesne kontrol beceri eğitimi verilen grup ile sadece nesne kontrol beceri eğitimi verilen grubun nesne kontrol beceri düzeltilmiş son-test puan ortalamaları arasındaki fark istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Ancak üç farklı deney grubundaki çocukların nesne kontrol beceri düzeltilmiş son-test puan ortalamaları, kontrol grubundaki çocukların nesne kontrol beceri düzeltilmiş son-test puan ortalamasından anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptanmıştır (p<0.001).
  • Öğe
    Üç Farklı Programa Göre Eğitim Alan Okul Öncesi Çocukların Sosyal Kural Algılarının İncelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, 2012) Tepeli, Kezban; Yılmaz, Elif
    Bu çalışmada, üç farklı programa (Montessori Yaklaşımı, Çoklu Zekâ Kuramına Dayalı Eğitim ve Milli Eğitim Bakanlığı Tarafından Uygulanan Okul Öncesi Eğitim Programı) göre eğitim alan okul öncesi çocukların sosyal kural algıları incelenmiştir. Normal gelişim gösteren ve yaşları 60 ile 66 ay arasında değişen toplam 62 çocuk çalışmaya katılmıştır. Çocukların 21 tanesi Montessori Yaklaşımına göre, 19 tanesi Çoklu Zekâ Kuramına göre, 22 tanesi ise Milli Eğitim Bakanlığı tarafından halı hazırda uygulanan okul öncesi eğitim programına göre bir eğitim-öğretim yılı boyunca okul öncesi eğitim almışlardır. Deneysel bir çalışma olan bu araştırma da ön-test ve son-test verileri, Smetana (1981) tarafından geliştirilen Ahlaki ve Sosyal Kural Algısı Ölçeği’nin Sosyal Kural Algısı alt ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde betimsel istatistiklerin yanı sıra, araştırmanın amaçlarını test etmek amacıyla, ANCOVA, ANCOVA’nın anlamlı olduğu durumlarda Bonferroni Testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda çocukların Sosyal Kural Algısı alt ölçeğinin Sosyal Kurallarda Ciddiyet, Sosyal Kurallarda Otoritenin Yokluğu ve Sosyal Kurallarda Ceza alt boyutlarına ait puanların çocukların eğitim aldığı okul öncesi eğitim programına göre değiştiği saptanmıştır. Bonferroni çoklu karşılaştırma sonuçları, farklılığın Montessori Yaklaşımı’na göre eğitim alan grubun lehine olduğunu göstermiştir. Sosyal Kuralların Yokluğu ve Sosyal Kuralları Genelleme alt boyutlarına ait puanların ise çocukların eğitim aldığı okul öncesi eğitim programına göre anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Okul Öncesi Eğitimde Fiziksel Çevre Standartlarını Belirleme: Paydaş Görüşlerine Dayalı Bir Analiz
    (Selçuk Üniversitesi, 2013) Erişen, Yavuz; Güleş, Figen
    Çocukların gelişimlerinde hayatlarının ilk yıllarındaki tecrübelerinin kritik bir öneme sahip olduğu fikri artık evrenseldir. Okul öncesi eğitimi, günümüz bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sağladığı imkânlarla, artık yalnızca ailenin vereceği bir eğitim olmaktan çoktan çıkmıştır. Çocukların gelişimlerine uygun olarak tasarlanmış, yapılandırılmış ve düzenlenmiş olan eğitim ortamlarında nitelikli eğitmenlerle gerçekleştirilecek eğitimin kalitesi, çocuklara olabilecek en iyi başlangıcı sağlama açısından önemlidir. Bu durumun gerçekleşebilmesi için gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de eğitime yönelik kalite standartlarının belirlenmesi ve bu standartlara göre okul öncesi eğitimin yapılandırılması gerekmektedir. Fiziksel çevre şartlarının nitelikli olmasının çocukların öğrenmesine yaptığı katkı kadar, motor becerilerini, fiziksel ve duygusal gelişimlerini de güçlü bir şekilde etkilediği dikkate alınırsa; bu unsura ilişkin standartların belirlenmesi bu alan için öncelik gerektirmektedir. Bu durum, Türkiye’de okul öncesi eğitimde fiziksel çevreye ilişkin kalite standartlarının belirlenmesine yönelik yapılan bu araştırmanın çıkış noktasını oluşturmuştur. Bu araştırmanın genel amacı; 3-6 yaş çocuklarına eğitim veren okul öncesi eğitim kurumlarında sistemin kalitesini etkileyen fiziksel çevreye yönelik kalite standartlarını, eğitimin ortak paydaşları olan veli, öğretmen ve yönetici görüşlerine dayalı olarak tespit etmektir. Araştırmada genel tarama modeli kullanılmış olup, çalışma örneklemini, Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı Meram, Selçuklu ve Karatay merkez ilçelerin de bulunan toplam 15 bağımsız resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumları oluşturmaktadır. Bu kurumlardan toplam 538 veli ve toplam 66 öğretmen ve yönetici çalışmaya dahil olmuştur. 7 boyut ve 80 maddede oluşan fiziksel çevre standartlarının uygunluğunun belirlenmesi için tüm paydaşların görüşlerine başvurulmuştur. Elde edilen veriler SPSS programında uygun istatistiksel testler kullanılarak çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda önerilen bütün ifadelerin paydaşlar tarafından standart olarak “uygun” olarak kabul edildiği görülmüştür.
  • Öğe
    Farklı Bilişsel Tempoya Sahip 5-6 Yaş Grubu Çocukların İşitsel Muhakeme ve İşlem Becerilerinin İncelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, 2013) Er, Sema; Tepeli, Kezban
    Farklı bilişsel tempoya sahip 5-6 yaş grubu çocukların işitsel muhakeme ve işlem becerilerini incelemek amacı ile yapılan bu çalışmada, “Okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 5-6 yaş grubu çocukların Selçuk İşitsel Muhakeme ve İşlem Becerileri Testi’nin Genel Bilgi, Sözel Anlamsızlıklar, Aritmetik Muhakeme, Analojik Tamamlama, Nedensel Muhakeme, Benzerlikler alt test ve toplam test puan ortalamaları bilişsel tempolarına göre farklılaşmakta mıdır?” sorusuna cevap aranmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, Konya il merkezindeki ilköğretim okullarının bünyesindeki anasınıfları ile bağımsız anaokullarına devam eden çocukların içinden tesadüfî küme örnekleme yöntemi ile seçilen 9 okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 350 çocuk oluşturmuştur. Araştırma genel tarama modelindedir. Araştırmaya katılan çocukların bilişsel tempolarını belirlemek için Wright (1971) tarafından geliştirilen ve Seçer vd. (2009) tarafından Türkçeye uyarlanan “Kansas Reflection-Impulsivity Scale for Preschool (KRISP A)” kullanılmıştır. Çocukların işitsel muhakeme ve işlem becerilerini belirlemek için Tepeli vd. (2012a) tarafından geliştirilen Selçuk İşitsel Muhakeme ve İşlem Becerileri Testi (SİMİBT) kullanılmıştır. Çocukların Selçuk İşitsel Muhakeme ve İşlem Becerileri Testi toplam test ve alt test puanları, sahip oldukları bilişsel tempo bakımından F testi ile karşılaştırılmıştır. Gruplar arası farkın nasıl yorumlanması gerektiğini ortaya koyabilmek için Tukey Testi yapılmıştır. Araştırma bulgularına göre, okul öncesi dönemdeki çocukların Selçuk İşitsel Muhakeme ve İşlem Becerileri Testi’nin Genel Bilgi, Sözel Anlamsızlıklar, Aritmetik Muhakeme, Analojik Tamamlama, Nedensel Muhakeme, Benzerlikler alt test ve toplam test puanları bilişsel tempolarına göre anlamlı düzeyde farklılaşmıştır. Özellikle reflektif çocuklar, diğerlerine göre SİMİBT’in alt testlerinden ve toplam testinden daha yüksek puanlar elde etmişlerdir.
  • Öğe
    Okul Öncesi Eğitim Öğretmeni ve Öğretmen Adaylarının İletişim ve Sosyal Becerilerinin Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, 2011) Tepeli, Kazım; Arı, Ramazan
    Okul öncesi eğitim öğretmeni ve öğretmen adaylarının iletişim ve sosyal beceri düzeylerini incelemek amacı ile yapılan bu araştırmada aşağıdaki sorulara cevap aranmaya çalışılmıştır; 1) Okul öncesi eğitim öğretmen adaylarının iletişim ve sosyal beceri puanları öğrenim gördükleri sınıf değişkenine göre farklılaşmakta mıdır? 2) Okul öncesi eğitim öğretmenlerinin iletişim ve sosyal beceri puanları mesleki kıdemlerine göre farklılaştırmakta mıdır? 3) Okul öncesi eğitim öğretmenleri ile öğretmen adayları arasında, iletişim ve sosyal beceri puanları bakımından bir fark var mıdır? 4) Okul öncesi eğitim öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının sosyal ve iletişim beceri puanları arasında anlamlı bir ilişki var mıdır? Çalışmaya, Konya merkez ilçelerinde çalışan okul öncesi eğitim öğretmenleri içinden tesadüfü olarak seçilen 100 okul öncesi eğitim öğretmeni ile Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Mesleki Eğitim Fakültesi’nin Okul Öncesi Eğitim programında öğrenim gören öğrenciler içinden tesadüfü olarak seçilen 120 birinci sınıf, 120 dördüncü sınıf olmak üzere toplam 240 aday okul öncesi eğitim öğretmeni katılmıştır. *Araştırmada Riggio (1989)’nun “Sosyal Beceri Envanteri” ile Balcı (1997)’nın “İletişim Becerileri Envanteri” kullanılmıştır. Envanterlerden elde edilen puanların ortalamaları arasındaki fark t ve F testi ile test edilmiştir. Okul öncesi eğitim öğretmeni ve öğretmen adayların iki ölçekten aldıkları puanlar arasındaki ilişkinin tespitinde ise pearson korelasyon katsayısı kullanılmıştır. Araştırma sonucunda: 1) Okul öncesi eğitim öğretmen adaylarının iletişim beceri puanları aldıkları lisans eğitimine göre farklılaşırken sosyal beceri puanları farklılaşmamaktadır. 2) Okul öncesi eğitim öğretmenlerinin iletişim ve sosyal beceri puanları mesleki kıdemlerine göre değişmektedir. 3) İletişim ve sosyal beceri bakımından okul öncesi eğitim öğretmenleri ile öğretmen adayları arasında anlamlı bir fark tespit edilmiştir. 4) Okul öncesi eğitim öğretmen ve öğretmen adaylarının iletişim ve sosyal beceri puanları arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur.
  • Öğe
    Okul Öncesi Eğitime Devam Eden 5-6 Yaş Çocukların Sosyal Becerilerinin Ailelerin Çocuk Sevme Düzeyleri Açısından İncelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, 2022) Çelik, Cengiz; Akyol, Cemal
    Bu çalışmanın amacı, okul öncesi eğitime devam eden 5-6 yaş çocukların sosyal becerileri ile ebeveynlerinin çocuk sevme düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Konya il merkezindeki okul öncesi eğitim kurumuna devam 5 ile 6 yaş arasındaki toplam 224 çocuk ile onların ebeveynleri oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak, “Aile Bilgi Formu”, “Barnett Çocuk Sevme Ölçeği” ve ‘OSBED (Okul Öncesi Sosyal Beceri Değerlendirme Ölçeği) kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS paket programı kullanılarak Pearson korelasyon katsayıları hesaplanmış ve doğrusal regresyon analizi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre okul öncesi 5-6 yaş çocukların sosyal becerileri ile ebeveynlerin çocuk sevme düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Regresyon analizi sonuçlarına göre ebeveynlerin çocuk sevme düzeyleri çocukların sosyal becerilerini pozitif yönde ve anlamlı bir şekilde yordamaktadır.
  • Öğe
    Yetişkin Güvensiz Bağlanma Boyutlarının Eş Tükenmişliğini Yordama Gücü: Üniversite Akademik Personeli Örneği
    (Selçuk Üniversitesi, 2019) Doğan, Kadriye; Şirin, Hatice Deveci
    Bu araştırmanın amacı, üniversite akademik personellerinin bağlanma özelliklerinin evlilik ilişkilerinde yaşadıkları eş tükenmişliği düzeylerini ne düzeyde etkilediğini incelemektir. Araştırmanın çalışma grubunu bir kamu üniversitesinde akademik personel olarak görev yapan 103’ü kadın, 211’i erkek toplam 314 katılımcı oluşturmaktadır. Katılımcıların; %17.5’si lisans, %25,8’i yüksek lisans, %56.7’i doktora düzeyinde eğitim görmüş bireylerden oluşmaktadır. Çalışma grubunun %8.6’ Profesör, %10.8 Doçent, %21 Doktor Öğretim Üyesi, %8.3’ü Öğretim görevlisi, %32.2’si Araştırma Görevlisi, %19.1’i diğer akademik kadrolarda görev yapmaktadır. Araştırma verileri 2015-2016 akademik yılı içinde toplanmıştır. Araştırmada katılımcıların eş tükenmişliği düzeyini belirlemek için Eş tükenmişliği Ölçeği-ETÖ, yakın ilişkilerle ilgili bağlanma formasyonunu belirlemek için Yakın ilişkilerde yaşantılar envanteri-YİYE II evli bireylere uyarlanarak kullanılmıştır. YİYE-II’yi evli bireylere uyarlamak amacı ile araştırmanın çalışma grubundan ayrı olarak 142 kadın 46 erkek toplam 188 evli bireyden veri toplanmış ve bu veriler üzerinde güvenirlik ve geçerlik çalışmaları yapılmıştır. Uyarlama çalışması sonucunda, YİYE II’nin evli örneklemde kullanılabilecek formunun, orijinal ölçekteki faktör yapısına uygun olarak 2 boyutlu bir yapı gösterdiği belirlenmiştir. Faktör analizi sonucunda; 1,2,6, 9,10, 12, 17, 28, 31 ve 35 numaralı maddeler ölçekten çıkarılmıştır. Kalan 26 maddenin 13’ü bağlanmaya ilişkin kaygı boyutunda ve 13’ü bağlanmaya ilişkin kaçınma boyutunda yer almaktadır. YİYE-II’nin uyarlanan formu varyansın 37.535’ni açıklamaktadır. Araştırmada çalışma grubunun özelliklerini betimlemek için betimsel istatistikler, YIYE-II’nin ETÖ puanlarını yordama derecesine ilişkin işlemler için çoklu doğrusal regresyon analizi kullanılmıştır. Çoklu doğrusal regresyon analizinden önce, değişkenlerin regresyon analizi için gereken varsayımları ve şartları karşılayıp karşılamadığı kontrol edilmiştir. Çoklu doğrusal regrasyon analizi ile elde edilen bulgulara göre güvensiz bağlanma boyutları olan kaygı ve kaçınma akademik personellerin eş tükenmişliği puanlarının toplam varyansının % 23’ünü açıklamaktadır. Kalan diğer kısmın ise modele dahil edilmeyen başka değişkenler tarafından açıklandığı görülmektedir. Araştırma sonuçlarına göre, kaygılı ve kaçınmacı bağlanma akademik personelin evlilik ilişkisinde yaşadığı tükenmişliğin belirleyicileridir. Araştırma bulguları Psikodinamik-Varoluşçu Eş tükenmişliği modeli ve Bağlanma Teorisi ile ilgili yapılan önceki araştırma bulguları ve kuramsal açıklamalara dayandırılarak yorumlanmıştır.
  • Öğe
    Turkish standardization of early childhood creativity scale1
    (Ankara University, 2020) Çiçekler, Canan Yıldız; Pirpir, Devlet Alakoç; Aral, Neriman
    The aim of this study was to obtain a culturally adapted Turkish version of the Early Childhood Creativity Scale (ECCS), to test its validity and realibility and to establish the norms for Turkish culture. The study adopted survey design. Research sample included randomly selected 60-83 month old children from 12 different provinces that were determined based on NUTS 1 classification (Antalya, Balıkesir, Bursa, Erzurum, İstanbul, İzmir, Kastamonu, Kayseri, Konya, Malatya, Trabzon and Şanlıurfa). The sample size was calculated using the sampling formula based on the population of the study universe and 1750 children were sampled. Personal information form was used to obtain demographic information about children, and their level of creativity was measured with ECCS, which will be standardized in Turkey. SPSS 20 and LISREL (ver.8.80) were used for the analysis of the data. The analyses verified that ECCS is a valid and reliable tool, with established norms, to use with Turkish children. © 2020, Ankara University. All rights reserved.
  • Öğe
    The effects of Orff-based attention-enhancing music education programme on impulsive preschool children's cognitive tempo
    (ROUTLEDGE JOURNALS, TAYLOR & FRANCIS LTD, 2020) Kayili, Gokhan; Kuscu, Ozden
    This research investigated the effects of Orff-based attention-enhancing music education programme on impulsive preschool children's cognitive tempo. The research was conducted using a quasi-experimental pretest-posttest control group design. Thirty preschoolers were included in this research; 15 in the experimental and 15 in the control groups. Research data was collected using Kansas Reflection-Impulsivity Scale for Preschoolers. Impulsive children were assigned to control and experimental groups. Besides traditional preschool education programme, children in the experimental group received a 36-session Orff-based attention-enhancing music education twice a week. Results showed that impulsive children in the experimental group reduced their number of errors and increased the length of reflection time compared to those in the control group. In line with this finding, it can be suggested that Orff-based attention-enhancing music education programme contributes positively to the cognitive tempo of impulsive preschool children, and it demonstrates long-term effects.
  • Öğe
    3-6 yaş çocukları için öz bakım becerileri değerlendirme testi: Geçerlik ve güvenirlik çalışması
    (DERGIPARK AKAD, 2020) Bayer, Ayça.; Çağdaş, Aysel.; Kayılı, Gökhan.
    The aim of this research is to develop a tool to measure the self-care skills of 3-6 years-old preschoolers. The Sample included 211 children from randomly-chosen two private and four public preschools. The Validity of the test was ensured by construct and content validity analyses. Based on the explanatory factor analysis, no item was excluded and the test consisted of 50 items. Also, the test was divided into six sub-categories (hygiene and self-care, eating, relaxation, dressing, self-protection from accidents, arrangement of environment) based on expert views. Maximum Likelihood Confirmatory Factor Analysis was done to test the goodness-of-fit index. The fit-index values showed that test items were assigned suitably of the subtests. Internal consistency coefficient, test-retest reliability and split-test reliability were used for the reliability of the test. High Cronbach's Alpha coefficients computed separately for three, four, five and six year olds, the result of the test-rest analysis and Spearman Brown coefficients revealed satisfactory values for the reliability of the test. The results concluded that The Assessment of Self-Care Skills Test is a valid and reliable tool designed to measure self-care skills of three to six year-old children.
  • Öğe
    Farklı yetersizliği olan 48-72 ay çocuklarda cinsel gelişimin incelenmesi
    (ANKARA UNIV, FAC EDUCATIONAL SCIENCES, 2019) Alptekin, Ayşe.; Tepeli, Kezban.
    This study is a case study which is one of the qualitative research methods and a general survey model which is one of the quantitative research methods. The sexual identity and gender behaviors of children with different disabilities (hearing impairment, intellectual disability, autism spectrum disorder) were examined. Selcuk Sexual Development Scale (36-72 Months) was used as the data collection tool. SPSS 20 software and coding method were used for data analysis. The sample of the study consists of 48-72 months of children who reside in Konya between 2017-2018, who have been diagnosed with medical diagnosis by the health board, and who have been diagnosed with educational diagnosis by guidance research centers, who have a mild level of inadequacy, and who have achieved at least one word-expressing language development at least. As a result of the research, the reasons of non-preferential behaviors of children with intellectual disabilities were grouped under 5 themes, children with autism spectrum disorder were gropued under 6 themes and children with hearing impairment under 3 themes. It has been determined that the acquisition of children with sexual identity of children with hearing-impairment is more sufficient than children with intellectual disabilities and children with intellectual disabilites' sexual identity acquisition is more sufficient than children with autism spectrum disorder.
  • Öğe
    The effects of montessori training program for mothers on mathematics and daily living skills of 4-5 year-old montessori children
    (2019) Yıldız, Fatma Ülkü; Çağdaş, Aysel
    This study investigated the effects of Montessori Training Program for Mothers (MTPM) on math and dailyliving skills of Montessori children ages 4 to 5 years old. Sample of the study included 19 Montessori pre-schoolers (8 and11 children in experimental and control group respectively) who enrolled at an applied kindergarten affiliated to a universityat Konya in 2016-2017 school year. Verified to be a reliable and valid measure for Turkish children, two subtests –Mathematics (MATH) and Daily Living Skills (DLS) – of the Basic School Skills Inventory 3 (BSSI) were used to collectdata. Tests were administered to the students as pre-test, post-test and follow-up test by their teachers. MTPM wasadministered to the mothers in the experimental group for 12 weeks-36 hours in total while control and experimentalgroup children continued their Montessori education. Four weeks after the program was completed, BSSI-3-MATH andBSSI-3-DLS tests were re-administered as follow-up test. Mann Whitney U test and Wilcoxon Signed-Rank Test were usedfor the analysis of the study data. A comparison between the post-test mean scores of the experimental and control groupshowed a significant difference (p .05) in math skills favoring the experimental group; no difference was found in preand post-test scores in daily living skills (p0.5). No significant difference was noted between the post-test and follow-upmean scores that experimental group children obtained on BSSI-3-MATH and BSSI-3-DLS, which showed that programgains were maintained.
  • Öğe
    Pre-school teachers' classroom management competency and the factors affecting their understanding of discipline
    (ANI YAYINCILIK, 2018) Buyuktaskapu, Sema Soydan; Alakoc, Devlet Pirpir; Ozturk, Ayse Samur; Angin, Duriye Esra
    Purpose: This research was carried out to determine the classroom management competency and the levels of perception of understanding of discipline among preschool teachers, the effect of their classroom management competency and understanding of discipline on child-teacher relationship, the relationship between interpersonal problem-solving and liking of children, the studentteacher relationship and the predictive power of interpersonal problem-solving and liking of children in teachers' classroom management competency and understanding of discipline. Research Methods: The research was designed using single and correlational survey designs and the sample included 180 preschool teachers working at public and private preschools. Research data was collected using the "Scale of Classroom Management Competency Levels", "Teacher's Understanding of Discipline Scale", "Interpersonal Problem-Solving Inventory", "Barnett Liking of Children Scale" and "Teacher-Student Relationship Scale". Findings: The results revealed that 81% of the teachers need to be supported in terms of classroom management and % 55 of them in terms of understanding of discipline. The results showed that professional seniority, negative attitude towards problems and liking of children are the variables that predict strict/over-controlling understanding of discipline, and the constructive problem solving and the discipline based on understanding of equity are the variables that predict their classroom management competency. Implications for Research and Practice: Teachers' development about interpersonal problem-solving skills must be supported as well as their pedagogical knowledge about classroom management. It is suggested that teachers' classroom management competencies should be increased and their understanding of discipline should be developed via education seminars. (c) 2018 Ani Publishing Ltd. All rights reserved
  • Öğe
    Montessori materyallerinin orta düzeyde zihinsel yetersizliği olan çocukların küçük kas becerilerine etkisi
    (2018) Kayılı, Gökhan; Gönen, Akın
    Bu çalışmada, Montessori materyallerinin beş-altı yaş aralığındaki orta düzeyde zihinsel yetersizliği olan çocuklarınküçük kas becerilerine etkisi incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu belirlemek amacıyla seçkisiz olmayan örneklemeyöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu; orta düzeyde zihinsel engeli bulunandört çocuktan oluşmaktadır. Araştırmada tek denekli araştırma modellerinden denekler arası çoklu yoklama modelikullanılmıştır. Verilerin toplamasında Küçük Adımlar Erken Eğitim Programı Gelişimsel Yetersizliği Olan Çocuklara YönelikGelişim Becerileri Envanteri kullanılmıştır. İzleme oturumu verileri, öğretim oturumları sonlandıktan 7, 14 ve 21 gün sonratoplanmıştır. İzleme oturumları deneklerin %100 düzeyinde performans göstermeleri ile sonuçlanmıştır. Genellemeoturumunda ise deneklerden birisi %80, birisi %90 ve ikisi %100 düzeyinde performans göstermişlerdir. Araştırmasonucunda, Montessori materyalleri ile çalışmanın orta düzeyde zihinsel yetersizliği olan çocuklarının küçük kasbecerilerinin geliştirilmesinde etkisinin olduğu söylenebilir. Ayrıca araştırmanın sosyal geçerlik verilerini oluşturması içindeneklerin sınıf öğretmenleri ile yarı yapılandırılmış görüşme formu ile veriler toplanmıştır. Toplanan bu veriler de araştırmabulgularını destekler niteliktedir.
  • Öğe
    Okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 5-6 yaş grubu çocukların okula uyumlarını yordayan değişkenlerin incelenmesi
    (2018) Akış, Gülsüm; Pırpır, Devlet Alakoç
    Bu araştırma okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 5-6 yaşgrubu çocukların annelerinin çocuk yetiştirme tutumları, okul öncesieğitim öğretmenlerinin öğrencileriyle olan ilişkileri ve sınıf yönetimibecerileri ile araştırmada ele alınan demografik değişkenlerin çocuklarınokula uyumları üzerindeki yordayıcı etkisini ortaya koymak amacıylayapılmıştır. Araştırma ilişkisel tarama modelinde olup, araştırmanınçalışma grubunu okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 5-6 yaşgrubu 900 çocuk, anneleri ve 250 okul öncesi eğitim öğretmenioluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak “Sınıfa UyumÖğretmen Gözlemi-Kontrol Listesi”, “Çocuk Yetiştirme Anketi”, “OkulÖncesi Öğretmenler İçin Sınıf Yönetimi Ölçeği”, “Öğretmen-Öğrenci İlişkiÖlçeği” kullanılmıştır. Araştırma kapsamında bağımlı ve bağımsızdeğişkenler arasındaki ilişkinin belirlenebilmesi amacıyla “PearsonKorelâsyon Katsayısı”, korelasyon katsayıları anlamlı bulunandeğişkenlerin “Sınıfa Uyum Öğretmen Gözlemi Kontrol Listesinin” altboyutları üzerindeki yordayıcılarını belirleyebilmek amacıyla ise,“Aşamalı Çoklu Regresyon Analizinden” yararlanılmıştır. Araştırmasonucunda, Öğretmen-Öğrenci İlişki Ölçeğinin “çatışma ve yakınlık”,Çocuk Yetiştirme Anketinin “cezalandırma” alt boyutları ile doğum sırasıve çocuk yaş değişkenlerinin Sınıfa Uyum Öğretmen Gözlemi-KontrolListesinin “konsantrasyon problemi” alt boyutunu yordadıklarısaptanmıştır. Ayrıca araştırma sonucunda, Öğretmen-Öğrenci İlişki Ölçeğinin “çatışma ve yakınlık”, Çocuk Yetiştirme Anketinin“cezalandırma” alt boyutları ile doğum sırası değişkenlerinin Sınıfa UyumÖğretmen Gözlemi Kontrol Listesinin “olumlu sosyal davranış” altboyutunu yordadıkları belirlenmiştir.Çalışmada Çocuk YetiştirmeAnketinin “cezalandırma ve sıcaklık”, Öğretmen Öğrenci İlişki Ölçeğinin“çatışma ve yakınlık” alt boyutlarının ve doğum sırası, çocuğun cinsiyeti,baba yaş değişkenlerinin Sınıfa Uyum Öğretmen Gözlemi-Kontrol Listesi“yıkıcı/istenmeyen davranış” alt boyutunun yordayıcıları olduğusaptanmıştır.
  • Öğe
    Anaokulu çocuklarının iletişim becerileri ile sosyal problem çözme becerileri arasındaki ilişkisi
    (2018) Kayılı, Gökhan
    Araştırmanın genel amacı anaokulu çocuklarının iletişim becerileriile sosyal problem çözme becerileri arasındaki ilişkileri belirlemektir. Bugenel amaç doğrultusunda iletişim becerileri ile sosyal problem çözmebecerileri arasındaki ilişkinin anlamlılığı ve yönü sınanmıştır. İletişimbecerilerinin ve alt boyutlarının sosyal problem çözme becerilerini neoranda açıkladığı, cinsiyet ve yaş değişkenine göre çocukların iletişimbecerilerinin ve sosyal problem çözme becerilerinin farklılaşıpfarklılaşmadığı araştırılmıştır. Araştırma ilişkisel tarama modelindedesenlenmiştir.Araştırmada örneklem seçimi yapılırken çok aşamalı örneklemeyönteminden yararlanılmıştır. Çok aşamalı örnekleme yöntemi, örneklembelirleme sürecinin iki ya da daha fazla aşamada tamamlandığı örneklemeyöntemi olarak tanımlanmaktadır. Birinci aşamada örneklem seçiminin gruptemelinde yapıldığı kolay erişilebilir küme örnekleme yöntemindenyararlanılarak Konya ilinde yer alan anaokulları seçilmiştir. İkinci aşamada iseamaçlı örnekleme kullanılarak okullardaki beş-altı yaş çocukları seçilmiştir.Araştırmanın katılımcıları 2016-2017 eğitim öğretim yılında Konya ilimerkez ilçelerinde yer alan çeşitli anaokullarında okul öncesi eğitim alantoplam 303 (145 erkek, 158 kız) beş-altı yaş çocuğundan oluşmaktadır.Araştırmada katılımcı çocuklara İletişim Becerileri Ölçeği ve Wally SosyalProblem Çözme Testi uygulanmıştır. Araştırma verilerine SPSS 22.0 verianalizi programı kullanılarak Pearson korelasyon analizi, çoklu doğrusalregresyon analizi ve bağımsız gruplar t testi işlemleri uygulanmıştır.Araştırma sonucunda; anaokulu çocuklarının sosyal problemçözme becerileri ile iletişim becerileri arasında pozitif yönde istatistikselolarak anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Ayrıca İletişim Becerileri Ölçeğinindört alt boyutunun anaokulu çocuklarının Wally Sosyal Problem Çözme Testi puanlarını yordadığı söylenebilir. Anaokulu çocuklarının iletişimbecerileri ölçeği puanları da kız çocuklar lehine anlamlı düzeydefarklılaşmaktadır.