Mevlâna ve Mevlevîlik Araştırmaları Tez Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 49
  • Öğe
    Hacı Pîrî Efendi'nin İntihâb-ı Şerh-i Mesnevî'si (111a-172b/inceleme-metin)
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2021) Ayar, Nergiz; Köroğlu, Nurgül Sucu
    Bu çalışmada 16. yüzyıl şârihlerinden Hacı Pîrî'nin Süleymaniye Kütüphanesi yazmaları arasında yer alan ve şârihin kendi hattıyla tahrir ettiği Intihâb-ı Şerh-i Mesnevî adlı mensur Mesnevî şerhinin 111a-172b varakları ele alınmıştır. Tezin giriş bölümünde Mesnevî tercüme ve şerhlerinden kısaca bahsedildikten sonra Eski Türk Edebiyatında nesir türü hakkında bilgi verilmiştir. Birinci bölümde Hacı Pîrî'nin hayatı ve mezkûr eseri hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde eserde ilgili varaklar arasında şerh edilen Mesnevî beyitleri ve iktibaslar üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde eserin çeviriyazılı metni verilmiştir.
  • Öğe
    Mevlâna Celâleddin Rumî'nin Dîvan-ı Kebîr adlı eserinde çeng çalgısının metafor unsuru olarak incelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Yavuz, Fatih; Kunt, İbrahim
    Bu tez, Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî'nin Dîvân-ı Kebîr adlı eserinde çeng çalgısının bir metafor olarak kullanımı üzerine odaklanmaktadır. Çeng, Orta Asya ve İslam kültürlerinde yaygın olarak kullanılan bir telli çalgıdır ve Mevlâna'nın eserlerinde derin bir sembolik anlam taşır. Araştırmada, çeng çalgısının Mevlâna'nın şiirlerinde nasıl bir sembolik unsur olarak yer aldığı, hangi temaları temsil ettiği ve eserin bütünündeki metaforik işlevi ele alınmıştır. Bu bağlamda, çeng çalgısının Mevlâna'nın mistik anlayışı ve tasavvuf felsefesiyle olan bağlantıları incelenmeye çalışılmıştır. Çeng, Mevlâna'nın şiirlerinde sadece bir müzik aleti olarak değil, aynı zamanda ruhun içsel yolculuğunu, ilâhî aşkı ve manevi arayışı simgeleyen güçlü bir metafor olarak kullanılmıştır. Bu çalışmada, çengin metaforik anlamı ve Mevlâna'nın düşünce dünyasındaki yeri, Dîvân-ı Kebîr'deki içinde çeng kelimesinin geçtiği beyitler üzerinden analiz edilmiştir. Sonuç olarak, çeng çalgısının Mevlâna'nın eserlerinde, özellikle de Dîvân-ı Kebîr'de, derin bir manevi sembolizme sahip olduğu ve okuyucuyu içsel bir yolculuğa çıkarmak için kullanılan önemli bir metafor olduğu vurgulanmaktadır.
  • Öğe
    Mesnevi'de hayret kavramı ve hayret makamı
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Zavareh, Saeedeh Hoseini; Kunt, İbrahim
    Batı ülkelerinde Rûmî olarak bilinen Mevlânâ Celâleddîn Muhammed Belhî veya Mevlevî, önde gelen İslam şair ve mutasavvıflarından biridir. Mevlânâ'nın dünyaca ünlü eserlerinden birisi "Mesnevi" isimli eseridir. Mevlânâ'nın Mesnevî'si sadece İslam dünyasının değil, tüm dünyanın en kıymetli eserlerinden biridir. Mesnevî derin ve sonsuz bir okyanustur, onu anlamanın tek yolu onun kavram ve öğretilerinin dalgalarında boğulmaktır. Bu derin ve sonsuz okyanustaki kavramlardan birisi de hayret kavramıdır. Bu çalışmada hayret kavramı Mesnevi'de geçen bütün hayret ve hayret ile ilgili geçen her şey detaylı bir şekilde çok yönlü olarak incelenmiştir. Bu çalışma Giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Girişte tasavvuf ve tasavvufta hayret hakkında genel bilgiler verilmiştir. Birinci bölümde, hayret kavramı her yönüyle incelenmiş; ikinci bölümde ise hayret kavramı Mesnevi'de var olan tüm beyitleriyle her anlam ve her açıdan değerlendirilmiştir.
  • Öğe
    Mevlânâ'nın Mesnevî'sinde çocuk ve çocuk eğitimi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Miroğlu, Bayram; Aydın, Mehmet Zeki
    Mevlânâ'nın Mesnevi'sinde çocuk ve çocuk eğitimi başlıklı bu çalışmada Mevlânâ'nın Mesnevî adlı eserinden istifade ederek, Mevlânâ'nın çocuğa ve çocuk eğitimine bakışı incelenmiştir. Mevlânâ'nın başyapıtı diye tarif edebileceğimiz Mesnevî adlı eseri, aynı zamanda günümüz eğitimini de katkı sunmaktadır. İncelemeler sonucu görüleceği üzere farklı fikirlerin doğmasına da Mesnevî öncülük etmektedir. Bu eser sadece ülkemizde değil aynı zamanda dünyada da ilgi görmüştür. Çalışmanın amacı Mevlânâ'nın Mesnevî adlı eserindeki, çocuk ve çocuk eğitimine dair görüşlerinin ortaya çıkarılmasıdır. Kuramsal bir araştırma olan bu çalışmada tarama modeli kullanılmış eleştirel yaklaşımla tümevarım, tümdengelim vb. yöntemlerle konu ortaya konulmuştur. Çalışmada öncelikle alan yazın taraması yapılarak, konu hakkında daha önce yapılan araştırmalar incelenmiş, çocuk ve çocuk eğitimi konusundaki kitaplar, tezler, makaleler, bildiriler taranmıştır. Çalışmanın ana kaynağı Mevlânâ'nın Mesnevî adlı eseri olmuş, bu eser titizlikle incelenmiştir. Bunun yanında Mevlânâ'nın diğer eserlerine bakılmıştır. Araştırma sürecinde faydalanılan eserlere dipnotlarda ve kaynakça bölümünde yer verilmiştir. Çalışmada önce Mevlânâ'nın hayatı, düşünce yapısı ele alınmıştır. Mevlânâ ile özdeşleşmiş olan Mesnevî adlı eserinin yazım tarzı, özellikleri, neyi ihtiva ettiği ve amaçladığına dair bilgilere yer verilmiştir. Elbette Mevlânâ'yı tam olarak anlatmak ve düşünce yapısını ortaya koymak zordur ama tezin sınırlılık alanına bağlı kalmak şartı ile özellikle Mesnevî adlı eseri temel alınarak onun düşünce tarzı ortaya konmaya çalışılmıştır. Bu çerçevede Mevlânâ'nın çocukluk dönemi, almış olduğu eğitimler ve eğitimci kişiliğine yer verilmiş, eğitimle ilgili görüşleri genel hatlarıyla ele alınmıştır. İslam inancında çocuk eğitimi, çocukluk eğitiminin amacı ve gayesi irdelenmiş, çocuk ve eğitim anlayışının genel bir değerlendirmesi yapılmıştır. Mevlânâ'nın çocuk ve çocuk eğitimi ile ilgili görüşleri ortaya konmuş, değerlendirmeler sonuç bölümünde yer almıştır.
  • Öğe
    Mevlânâ'nın Mesnevî'sinde aile
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Dadak, Şeyma; Aydın, Mehmet Zeki
    "Mevlânâ'nın Mesnevî'sinde Aile" başlıklı bu araştırma Selçuk Üniversitesi Mevlâna Araştırmaları Enstitüsü Mevlâna ve Mevlevîlik Araştırmaları Ana Bilim Dalı Mevlâna ve Mevlevîlik Araştırmaları Bilim Dalı'nda yüksek lisans tezi olarak hazırlanmıştır. Bu çalışma, kuramsal bir çalışmadır. Çalışmada alan yazın taraması ile veriler toplanmış, analiz edilmiş, tasnif edilmiş, örnekleriyle sunularak yorumlanmıştır. Çalışmada, önce aile, evlilik ve çocuk eğitimiyle ilgili kaynaklar taranmış, aile ve çocuk eğitiminin konu ve başlıkları belirlenmiş; konuyla ilgili görüşler özet olarak ortaya konulmuştur. Daha sonra, Mevlânâ'nın Mesnevî'si taranmış; aile ile ilgili yazdığı metinler belirlenmiş, bunlar tasnif edilmiş, yorumlanmış, mesajları açıklanmıştır. Tezde, sadece Mesnevî'den yararlanılmamış, Mevlânâ'nın diğer eserlerine de bakılmış, onun eser ve görüşleriyle ilgili yapılmış çalışmalar gözden geçirilmiştir. Bunları yapabilmek ve konunun kuramsal temellerini belirlemek için aile, evlilik ve çocuk eğitimiyle ilgili çalışmalardan da yararlanılmıştır. Giriş bölümünde araştırmanın problemi, amaç ve yöntemi sınırlılıkları üzerinde durulmuştur. Birinci bölümde Mevlânâ'nın aile ve evlilik konusuna geçmeden önce aile kavramına dair tanımlar, İslam'da ve Batı kültüründe aileye verilen önem ve karşılaştırmalar yapılmıştır. Bunun dışında evliliği etkileyen faktörler, evlilik şekilleri, evlilik doyumu, evlilikte tarafların rol beklentileri, evlilikte eşlerin ailelerin rolü gibi kavramlara açıklamalı olarak yer verilmiştir. Ayrıca gerekli izin dâhilinde evlilik olgunluğu ölçeğine de yer verilmiştir. İkinci bölümde Mevlânâ'nın düşünce yapısına göre aile, evlilik, evlilikte şükretmeyi bilmek, empati, duygusal farkındalığın evliliğe etkisi, evlilikte farkındalık gibi olumlu diğer duyguların evliliğe faydası, çocuk eğitimi, çocuk eğitiminde adalet gibi değerler üzerinden açıklanmıştır. Bu değerlerden hareketle Mesnevî'den hikâyeler ve bu hikâyelerden çıkarılabilecek sonuçlara yer verilmiştir.
  • Öğe
    Neyzen Emîn (Yazıcı) Efendi'nin Hamparsum nota sistemiyle yazdığı 15 adet taksîminin günümüz notasına çevirisi ve makâmsal olarak incelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Alanç, Şemsettin; Parmaksız, Mehmet Nuri
    Türk müziğinin eğitim-öğretimi, yüzyıllar boyunca adına "meşk" denilen bir sistem ile yapılmıştır. Birebir yürütülen, usta-çırak ilişkisine dayalı bu sistemde öğretici aktaracaklarını anlatır ve yaparak gösterir, öğrenici ise dikkatle dinler, izler ve taklit eder. Meşk, diğer birçok sanat dallarında da uygulanmıştır. Ancak müzik, doğrudan işitmeye bağlı yani diğer sanat dallarına göre çok daha soyut olduğundan önemi ve faydası daha fazladır. Türk müziği üstâdları notayı, büyük ölçüde nazariyât anlattıkları defterlerde, anlattıklarını yazıya dökmek ve örneklemek amacıyla kullanmışlardır. Eserlerin bugüne ulaşan notaları ise icrâ esnasında kullanılmak için değil, gerektiğinde müracaat etmek için bir nevi hatırlatıcı olarak yazılmıştır. Türk mûsikîsinin yakın târihte yaşamış büyük üstâdlarından Neyzenbaşı Dede Emîn Efendi'nin Hamparsum nota yazım sistemiyle yazdığı, çalışmamıza konu olan taksîm defteri de eğitim-öğretim amacıyla oluşturulmuş bir defterdir. Bu çalışmada; Dede Emîn Efendi'nin hayâtından, Türk mûsikîsindeki yerinden, Hamparsum nota yazım sisteminden bahsedilmiş, söz konusu defter tanıtılmış, içerisindeki taksîmlerin tablo hâlinde fihristi oluşturulmuştur. Daha sonra defterde bulunan ilk 15 taksîm günümüz nota sistemine çevrilmiş ve makâm yönünden incelenmiştir. Çalışmanın sonunda Dede Emîn Efendi'nin Hamparsum nota yazım sistemini nasıl kullandığı, kendi geliştirdiği bâzı işâretlemeler ve taksîmleri notaya alma tekniği ile ilgili bulgulara ulaşılmıştır. Yapılan incelemeler ile Dede Emîn Efendi'nin makâmları nasıl kurduğu, hangi makâmlarda hangi geçkileri nasıl yaptığı ilgililerin istifâdesine sunulmuş ve kendi geliştirdiği özel işâretlerle -özellikle neyzenler olmak üzere - sâzendeler için önemli sayılabilecek bilgiler verdiği tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Imageries and similes of celestial objects according to the Divan-ı Kebir: The seven heavens and the planets
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Esmaeili, Darya; Kocatürk, Olcay
    This thesis delves into Mawlana's Divan-e Shams, a collection of his poetic compositions that are a spiritual reflection of his inner thoughts and brimming with matters related to the inner world. Initially, it examines astronomical terminologies and their tools, followed by an exploration of their literary use, including the metaphors of happiness and misfortune associated with the seven planets existing in the celestial spheres. It delves into their historical significance and the perceived influence each of these celestial bodies had in ancient times, intertwined with Mawlana's perspective on the connections between each dome of the seven heavens and the stars, alongside examples from Divan-e Shams, analyzed and scrutinized. Mawlana artfully expresses these terminologies and themes metaphorically, establishing a noteworthy link between these celestial entities and humanity's paths toward liberation from worldly darkness.
  • Öğe
    İzbudak'ın Mesnevi tercümesi – metin ve Türkiye Türkçesine aktarımı- (I. Cilt)
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Genç, Süveyda; Temizel, Ali
    Mevlâna Celâleddîn-i Rûmî, İslam Medeniyeti içinde hem yaşadığı dönemi hem de yaşamından sonraki yüzyılları aydınlatan düşünür, alim ve şair bir şahsiyettir. İnsanlığa sevgi ile seslenen ve hoşgörünün, dostluğun, ilmin en güzel halini eserlerinde öğretmiştir. İnsanların yaşamlarında nelerin önemli olduğunu, iyi ve kötünün, barışın ve huzurun niteliklerini Kur'an ve hadisler ışığnda doğruyu arayanlara yol göstermeye çalışan bir rehberdir. Mesnevî, edebiyatımızda Allah'ı, kâinatı, insanı ve toplumun özelliklerini anlatan dini tasavvufi konusu ile anılmış ve etkisi günümüze kadar devam etmiş bir eserdir. Mesnevî, Mevlâna'yı ve onun düşüncelerini daha iyi anlayabilmek için birçok dile çevrilmiştir. Mevlâna'nın bu eseri "Mesnevî-i Manevî" adıyla da anılmaktadır. "Mesnevî-i Manevî"nin yazıldığı dönemden günümüze kadar ilk on sekiz beyti, birinci ciltten seçmeleri, ilk cildi ya da altı cildi olmak üzere şerh ve tercümeleri mevcuttur. Yirminci yüzyılda ve günümüzde de bu çalışmalar devam etmektedir. Bu çalışmada, son dönem Mevlevi şeyhlerinden Veled Çelebi İzbudak'ın 1937-1940 yılları arasında hazırladığı ve Mesnevî'nin ilk mensur Türkçe çevirisi sayılan "Mesnevî Tercümesi" adındaki eser hakkındaki bilgiler yer almaktadır. Selçuk Üniversitesi Erol Güngör Kütüphanesinde bulunan İzbudak'ın kendi el yazısı ile yazılmış altı ciltten oluşan bu eser tanıtılacaktır. Bu çalışmadaki amaç İzbudak'ın kendi tercümesinin birinci cildini kapsayan asıl metni, Arap harfli Osmanlı Türkçesiyle ve Latin harfli Türkiye Türkçesiyle ortaya koymaktır. Böylece Veled Çelebi İzbudak'ın kendi el yazısı ile oluşturduğu Mesnevi Tercümesi müellif nüshası bilim dünyasına kazandırılacaktır.
  • Öğe
    Ömer Tuğrul İnançer'in hayatı ve eserleri
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Ayanoğlu, Nuray; Kunt, İbrahim
    ÖZET Bu çalışma XX.– XXI. yüzyıllarda yaşamış, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş döneminde Osmanlı bakiyesi bir aile ve çevrede yetişmiş, bir ilim adamı, mutasavvıf ve musiki üstadı olan Ömer Tuğrul İnançer'in, hayatı, eserleri, tasavvufî görüşleri ve tarîkatı hakkındaki çeşitli bulgulardan oluşmaktadır. Ömer Tuğrul İnançer; eğitimini, tasavvuf terbiyesi ve görgüsünü yetiştiği ortamdan tecrübe ederek almış bir kişidir. İnançer'in daha çocuk yaşlarda dedesi ile başlayan tasavvuf ve musiki yolculuğu onun çevre şartlarının oluşturduğu imkânlar ile zamanın en iyi hafız ve kurralardan ders alabilme yolunu açmış, onu tasavvuf alanında güzelden güzele, gönülden gönüle taşımıştır. Üniversite hayatı ile Bursa'dan İstanbul'a açılan hayat yolu gönlündeki tasavvuf ve musiki perdelerini daha da aralamış devrinin önemli kabul edilen mürşitlerinin dizinin dibinde yetişme imkânını ona sunmuştur. Mevlevilik ile başlayan gönül yolculuğuna bir batı tarikatı ya da İstanbul tarikatı olarak nitelendirilen Cerrâhiyye tarîkatı ile devam etmiştir. Kendisi bir sûfî, bir inanç eri olarak Mutasavvıf kimliğini gerek mevcut şartlar sebebiyle gerekse reklam unsuru olarak kullanmamak adına kullanmamış, kendisini "sofimeşrep" olarak tarif etmiştir. Ömer Tuğrul İnançer avukatlık mesleğini her daim Türk kültürü ve Tasavvufi hayatın yaşatılabilmesi çalışmaları için bir araç olarak kullanmıştır. Her daim büyük bir karalılık ile ortaya koyduğu İslam ve Türklük değerlerini dünyaya ve gençliğe anlata bilme yolunda çaba göstermiştir. Üslup ve karakter bakımından oldukça etkileyici olan İnançer; celal görüntüsünün altında, hoşsohbet ve nüktedan tarzı ile anlaşılması zor dinî meseleleri kolay bir şekilde izah etmiş ve ele aldığı konuları hikâyelerle desteklemiştir. Peygamber aşkı ile taçlandırdığı tasavvuf görüşünü her kesimden kitlenin gönlüne işlemeyi ilke edinmiştir. Güçlü bir hitabete sahip olan İnançer, Tasavvuf ve Kültürümüz üzerine yaptığı çalışmalarını sadece Türkiye'de değil yurt dışında da gerçekleştirmiş, yabancıların da dikkatini ve ilgisini çekmiştir. Ömer Tuğrul İnançer'in yazmış olduğu birçok eser mevcuttur. Eserleri, kendi kaleme aldıklarının yanısıra yaptığı sosyal medya programları; söyleşiler, konferanslar, sempozyumlar v.b. birçok çalışmasını kaleme alınmasıyla okuyucu ile buluşmuştur. İnançer Kur-an'ın inceliğini, Peygamber (s.a.s) muhabbetini, kültürümüzün ve neslimizin değerini tüm insanlığa ulaştırabilmek için hayatı boyunca çabalamıştır.
  • Öğe
    Mevlâna menkıbeleri ve Osman Fevzi Olcay'ın muhtasar Menâkıb-ı Mevlâna'sının yeni yazıya aktarımı (inceleme-metin)
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2021) Kılıç, Nilgün; Temizel, Ali
    Bu çalışma, Osman Fevzi Olcay'ın Muhtasar Menakıb-ı Mevlâna adlı eserinin Osmanlı Türkçesinden günümüz Türkçesine aktarımı çalışmasıdır. Eser, Mevlâna'nın çevresindekilerle olan ilişkileri ile onlarla olan konuşma ve sohbetlerinin özetinden oluşmaktadır. Bu nedenle eserde, Farsça yazılmış beyitler ve Arapça yazılmış ayet, hadis ve bazı sözler bulunmaktadır. Bu çalışmada bu beyitler ile ayet, hadis ve sözler orijinalinden yazılmış ve latin harflerle okunuşunun yanısıra tercümeleri de yapılmıştır. Bu çalışma "Giriş"'ten sonra üç bölümden meydana gelmektedir: Çalışmanın "Giriş" bölümünde Menkıbeler ile ilgili eserlerin nasıl bir devlet anlayışı ve işleyişi içerisinde yazılmış olduğuna destek oluşturması açısından Mevlâna Celâleddin-i Rûmi'nin yaşadığı XIII. Yüzyılda Anadolu'nun durumu ile ilgili bilgiler verilmiştir. Hz. Mevlâna ve yaşadığı dönemdeki önemli şahsiyetler, irtibat içerisinde bulunduğu kişiler belirtilmiştir. Birinci bölümde, Tasavvufta ve Türk Edebiyatı'nda Menâkıb ve Mevlâna Menkıbeleri ele alınmış ve incelenmiştir. Türk edebiyatındaki Menâkıblar ve Mevlâna menkıbelerini konu edinen eserler hakkında açıklama yapılmıştır. İkinci bölümde, eserin müellifi Osman Fevzi Olcay hakkında bilgi verilmiş, ayrıca verdiği eserler ve hayatı konu edilmiştir. Üçüncü ve son bölümde ise Osman Fevzi Olcay'ın bu araştırmaya konu olan Muhtasar Menâkıb-ı Mevlâna isimli eserinin yeni yazıya aktarımı yer almaktadır. Anahtar Kelimeler: Menkıbe ve Menâkıb, Osman Fevzi Olcay, Mevlâna'nın döneminde yaşamış önemli şahsiyetler ve ârifler.
  • Öğe
    Duâları ekseninde Mevlâna'nın görüşlerinin ve öğretilerinin incelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2024) Büyükmatür, Hurşit; Bayrakcı, Sami
    Tarih boyunca peygamberler, nebiler ve veliler Allah'ı tanımak ve bilmek isteyenlere rehberlik etmişlerdir. Bu rehberler arasında Hz. Mevlâna özel bir yere sahiptir. Mevlâna'nın yaşamı ve eserleri, Allah'a yaklaşmanın, muhabbetullah ile ilahi aşkın ve insanın kendi hakikatini müşahede etmesinin yollarını açıklamaktadır. İnsanlar farklı özelliklere sahip olduğundan yaratılmış insan sayısınca Allah'a giden yol vardır. Bu tezde Mevlâna'nın düşünce ve hayat anlayışının temelinde Kur'an ve Sünnet'in bulunduğu, Mevlâna'nın öğretilerinin ve eserlerinin bu çerçevede şekillendiği savunulmaktadır. Mevlâna'nın hayatı incelendiğinde ibadete adanmış bir hayat sürdüğü ve özellikle namazın, ilahi aşkın bir ifadesi olduğu görülmektedir. Tezin ikinci bölümünde Mevlâna'nın eserlerinde geçen dualarından alıntılarla onun yaratana yönelik ilticası incelenmiştir. Sonuç olarak Mevlâna'yı anlamak için onun eserlerini derinlemesine incelemenin önemine değinilmiştir.
  • Öğe
    Mevlâna Müzesi nr. 01177' deki Mesnevî'nin 3. cilt 1427-2416. beyitlerinin tashihi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Küçük, Arife; Temizel, Ali
    Günümüze kadar birçok esere ışık tutmuş ve dünya çapında önemli eserler arasında sayılan Mevlânâ'nın Mesnevîsi, farklı dillere çevrilerek hakkında birçok bilimsel çalışmalar yapılmıştır. Günümüzde halen etkisini kaybetmeden önemli eserler arasında gösterilmektedir. Bu çalışma hazırlanırken Konya Mevlânâ Müzesi Ktp. İhtisas, nr. 1177'de yer alan Mesnevînin orijinal Farsça el yazması nüshasının 1. Cilt 3. Defterinin 1427-2416. beyitler arası tashihi yapıldı. Daha sonra ise Reynold Alleyne Nicholson'ın 1925 tarihinde basılan The Mathnawi Of Jalaluddin Rumi adlı neşri ve Adnan Karaismailoğlu ve Derya Örs tarafından 2007 yılında hazırlanan Mevlânâ Celaleddin Muhammed Mesnevî -i Ma'nevi adlı neşriyle karşılaştırılması yapılmıştır. Mesnevî'nin çoğaltılarak günümüze kadar gelen nüshaları arasında zamanla dil ve üslup bakımından farklılıklar oluşmuştur. Karşılaştırma yaparken bu iki neşrin kullanılma sebebi ise Reynold Alleyne Nicholson neşrinin XX. yüzyılın başlarında ve Adnan Karaismailoğlu- Derya Örs tarafından hazırlanan neşrin de XXI. yüzyılın başlarında yapılmış olmasıdır. Son olarak, Mevlânâ Müzesi Kütüphanesi, nr.01177'de kayıtlı bulunan hicri 723 tarihli Mesnevî'nin Farsça metninin 1. Cilt 3. Defterinin 1427-2416 beyitleri arasının tashihi yapılmıştır. Bu çalışma yapılırken, Reynold A. Nicholson tarafından hazırlanan The Mathnawi of Jalaluddin Rumi isimli neşrin ve Adnan Karaismailoğlu ve Derya Örs tarafından hazırlanan Mevlâna Celaleddin MuhammeMesnevi-i Manevi isimli neşrin karşılaştırması yapılmıştır.
  • Öğe
    Vâsıf'ın "Mecmûa-i Medâyih-i Hazret-i Mevlânâ" adlı eserinin matbu nüshasındaki Mevlevi şairler
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Türkoğlu, Habib; Yaman, Hakan
    Hz. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, Türk kültürü ve edebiyatı tarihinde önemli bir yere sahip mümtaz şahsiyetlerden biridir. Çağlar ötesinden günümüze seslenen Hz. Mevlânâ; İslâm dininin bünyesinde bir inanç sistemi halinde insanı düşünceye sevk eden tasavvufu, kendi dünyasında insanî düşünceyi temel alarak yeniden yorumlamıştır. Mevlevî olsun olmasın birçok şâir ilhamını Mesnevî'den almış, Hz. Mevlânâ'yı aşk yolunun önderi kabul etmiştir. Hz. Mevlânâ ile ilgili bugüne kadar sayısız eser yazılmış, şairler tarafından medhiyeler dizilmiş ve çeşitli mecmualarda eserleri ve o anılmıştır. Bu çalışmada biz de Hz. Mevlânâ ve Mevlevîlik ilgili şairlerin bu övgülerini merak ederek yola çıktık. Ve Vâsıf Efendi'nin MECMÛA-İ MEDÂYİH-İ HAZRET-İ MEVLÂNÂ adlı eseriyle yola koyulduk. Bu eserin ilk nüshasından başlamanın doğru olacağına kanaat getirdik. Ardından ilk nüshasını yeni yazıya çevirmeye başladık. Bu işlemler sırasında mecmûada adı geçen şairlerin biyografileri üzerinde araştırmaya gittik. Özellikle Hz. Mevlânâ ve Mevlevîlik ilgili tezkireler, hâl tercümeleri, divanlar, makaleler, tezler… bütün eserleri inceledik. Giriş kısmına Mecmûa-ı Medâyih-i Hazret-İ Mevlânâ ve Vâsıf Efendi hakkında kısa bilgi verdik. Daha sonra mecmûada geçen sanatçıların biyografileri akabinde Mecmûa-ı Medâyih-i Hazret-i Mevlânâ'nın karşılıklı eski ve yeni yazılı metinlenleri, şiirlerin vezinleri başkısma yazılmak suretiyle verdik. Ayrıca mecmûada geçen dipnotları verdik. Ardından çalışmamızda yararlandığımız kaynakların toplu bir listesini kaynakça kısmında verdik. Bizim çalışmamız, özellikle bugüne kadar hiç çalışılmamış Vâsıf Efendi'nin Mecmûa-ı Medâyih-i Hazret-i Mevlânâ'nın ilk nüshasına dikkat çekmek için hem de her seviyede insanın istifade edebileceği, çoğu on dokuzuncu yüzyılda yaşamış şairlerin şiirlerinde gönlü Hz. Mevlânâ sevgisi dolu muhibbanların sanat ve estetik alanındaki bu zenginliği, güzelliği günümüz insanının dikkatine sunmaktır.
  • Öğe
    Mesnevî-i şerîf'te derviş profili
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Tan, Mete; Köroğlu, Nurgül Sucu
    Önceleri zühd hareketi olarak ortaya çıkan tasavvuf, tarikatlarla kurumsallaşmıştır. Bu kurumsallaşmanın oluşturduğu tiplerden biri de derviştir. Derviş, tasavvuf tarihi sürecinde farklı isimlerle, farklı profillerle karşımıza çıkmıştır. Bu profillerden biri Hz. Mevlâna'nın eserlerinde yansıttığı derviş tipidir. Bu tip; hem onun inanç ve düşünce dünyasını yansıtması, hem de dönemin tasavvuf anlayışını yansıtması açısından önemlidir. Mevlâna'nın yaşadığı XIII. yüzyıl farklı İslami ekollerin etkisini devam ettirdiği, tarikatların çoğaldığı ve farklı derviş zümrelerinin görüldüğü bir dönemdir. O da bu dönemde kendi tasavvuf anlayışına göre bir derviş profili çizmiştir. Bu profilin en belirgin özelliği Cenâb-ı Hakk'a ulaşma ideali taşıyan ve bu yolda mücadele eden bir fert olmasıdır. Mesnevî'deki derviş profili incelendiğinde, Hz. Mevlâna'nın sünnî tasavvuf anlayışına uygun bir derviş profili çizdiği görülür. Bu profilde Cenâb-ı Hakk'a ulaşma arzusunda olan, İslamiyet'in emir ve yasaklarına uymaya çalışan ve kâmil insan olma yolunda mücadele eden bir insan tipi karşımıza çıkar. Kâmil insan olmak yani gerçek anlamda derviş olmak bir süreç işidir. Bu olgunluk bir anda elde edilemez. Bir rehbere, bir eğitime ve sürece ihtiyaç vardır. Mesnevî'deki derviş tipleri, bu olgunlaşma sürecinin farklı aşamalarında karşımıza çıkar. Dervişlik yolunun son merhalesine yani nihayete ermiş olan dervişler, artık Cenâb-ı Hakk'a veli olmuşlardır. Ancak hakiki dervişlerin Cenâb-ı Hakk'a ulaşma yolculuğu bununla da bitmez. Ahirette ona kavuşma arzusuyla devam eder. Bunun için Hz. Mevlâna ölüm anına, sevgiliye kavuşma gecesi anlamında "şeb-i arûs" adını verir.
  • Öğe
    Hz. Mevlâna'nın dünyasındaki kadınlar ve kadına yaklaşımı
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Ceviz, Ümmühan Mermer; Demirci, Mustafa
    On üçüncü yüzyılda, Afganistan'ın Belh şehrinde doğan, Anadolu'ya göç etmesiyle burada yetişen Mevlâna, fikirleri ve eserleriyle güncelliğini korumaktadır. Büyük kitlelerin İslam ile şereflenmesine vesile olan mutasavvıfın hayatı birçok yönden incelenmesine rağmen, onun dünyasındaki kadınların araştırmalarda çok az yer bulması bize bu alanda çalışma fırsatı sunmuştur. Mevlâna, tüm yaşam tecrübesini insana hitap ederek gerçekleştirmiştir. Dolayısıyla Mevlâna'nın kendi düşünce iklimini oluşturan, onu birçok yönden etkileyen çevresindeki kadınları tanımak, hem gerçek yaşamında Mevlâna'nın onlarla birebir ilişkisini incelemek hem de eserlerinde kadınlardan bahsetme şeklini tetkik etmek, onu anlamak açısından son derece mühimdir. Bu çalışmada Mevlâna'nın kendi yaşamında ve eserlerinde kadına olan yaklaşımı ele alınmıştır. Öncelikle annesi, eşleri, gelinleri, kızı gibi yakın çevresini oluşturan kadınlar incelenmiş olup Mevlâna'nın nasıl bir evlat ve aile büyüğü olduğu araştırılmıştır. Ardından Mevlâna'nın yaşadığı dönemde sarayda yakınlık kurduğu kadınlar incelenmiş, bu bağlantının halka yansıma biçimi tahlil edilmiştir. Üçüncü bölümde Mevlâna'nın muhitindeki kadınlara yer verilirken onların Mevlâna ile ilişkisi araştırılmış, kadının toplumdaki yerine ışık tutan bilgilere ulaşılmıştır. Dördüncü bölümde ilk üç kısmı tamamlar nitelikte Mevlâna'nın eserlerinde onun kadınlardan bahsetme şekli ve gerekli gördüğü durumlarda kadınlara yazdığı mektuplar tahlil edilmiştir. Daha önce bu konu ile ilgili yapılan araştırmalar, Mevlâna'nın eserlerinde onun kadını anlatma biçimi ile sınırlı kalmış, bu çalışmada ise kadınlarla birebir münasebeti ele alınarak bu eksiklik giderilmiştir.
  • Öğe
    Fîhi Mâ Fîh'te geçen İşârî Tefsir örnekleri
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Yanar, Kübra; Ersöz, Muhammed
    Mevlânâ daha beş yaşındayken doğup büyüdüğü topraklardan göç ederek gurbet çekmiştir. Üstelik gurbette de Lârende'de (Karaman'da) annesini ve eşini kaybetmesine, Konya'da ise babasını kaybetmesine rağmen, bir an bile olsa boş durmayıp ilimle meşgul olmuş, medresedeki öğrencilerini de eğitmeye çalışmıştır. Aldığı zahiri ve batıni ilimler sayesinde günümüze kadar milyonlarca insanı etkilemiş ve etkilemeye devam etmiştir. Bütün bunları ise şan, şöhret, toplum tarafından kabul görmek için değil yalnız Allah rızası kazanmak, O'nun aşkıyla dolmak ve İnsan-ı Kamil olabilmek için yapmıştır. Mevlânâ bazı eserlerini bizzat kaleme alırken bazılarını sohbetleri sırasında müritleri bu konuşmaları derleyip kaleme almıştır. Bu sohbetler sırasında Mevlânâ yolu Kur'an ve Sünnet olduğu için ayet ve hadisleri yorumlamıştır. Bu yorumları bazen örnekler vererek, bazen kıssalar anlatarak bazen ayeti ayetle tefsir ederek yapmıştır. Bazen de dirayet ve rivayet tefsirlerinde nasıl geçtiğinden bahsetmiş devamına ise kendi yorumunu eklemiştir. Fîhi Mâ Fîh gibi eserlerinde halka verdiği sohbetler oluşturduğu için bazen sorulan sorulara cevaplar verilmiş bu yüzden bazı ayetlerin başka bölümlerde tekrar farklı konular arasında bağlantı kurarak yorumları yapılmıştır.
  • Öğe
    Yunus Emre'nin hayatından söz eden romanlarda Mevlâna ve yakın çevresi
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Sızan, Ramazan; Kocatürk, Olcay
    ''Yunus Emre'nin Hayatından Söz Eden Romanlarda Mevlâna ve Yakın Çevresi'' adlı çalışmamızda Yunus Emre'nin hayatını işleyen on iki roman incelenmiştir. Tespit edilen bu romanlarda Yunus Emre ile Mevlâna ve yakın çevresinin nasıl yer aldığının ve ilişkilerinin ayrıntısının ortaya çıkarılması, çalışmamızın ana çerçevesini oluşturmaktadır. Bu ana çerçeve etrafında; kaynaklık eden eserler incelenmiş, romanlar tahlil yöntemi ile incelemeye tâbi tutulmuş, önemli mutasavvıfların biyografileri sunulmuş, romanlardaki benzer ve farklı taraflar ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmamıza ön hazırlık oluşturan ''Giriş'' bölümünde Yunus Emre ile Mevlâna'nın hayatı ve Türk romanındaki yeri üzerinde durulmuştur. Birinci bölümde, Yunus Emre'nin menkıbevi hayatından ağırlıklı olarak söz eden romanların özetleri verilmiştir. İkinci bölümde, incelenen romanlardaki Mevlâna'nın yakın çevresinden isimlerin biyografilerine ve romanların genel tahlillerine yer verilmiştir. Sonuç bölümünde, çalışma boyunca elde edilen bilgiler toplanmıştır. Elde edilen bilgiler neticesinde Türk kültür ve düşünce hayatının iki önemli gönül insanını aynı tabloda sunarak bundan sonra yapılacak anlama ve tanıma çalışmalarına katkı sağlamak amaçlanmıştır.
  • Öğe
    Mevlâna'nın eserleri ekseninde değerler eğitimi ile ilgili çalışmaların incelenmesi, tahlîlî fihristi ve örnek metinler
    (Selçuk Üniversitesi, Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2023) Topal, Şerife; Köroğlu, Nurgül Sucu
    Bu çalışmada Hz. Mevlâna'nın eserleri ekseninde Değerler Eğitimi ile ilgili yapılan çalışmalar incelenmiştir. Giriş bölümü hariç on altı bölümden oluşan tezin giriş kısmında, "değerler eğitimi"nin tanımı üzerinde durulduktan sonra bu alanla ilgili çalışma yapan önemli şahıslardan konuyla ilgili örnek cümleler verilmiştir. Çalışmamızda incelediğimiz kaynaklar ise birincil kaynak: doğrudan Hz. Mevlâna ve Hz. Mevlâna'da "değer eğitimi" ile ilgili yapılan çalışmalar ve ikincil kaynak: sadece "değerler eğitimi/ Ahlâk ile ilgili çalışmalar olmak üzere ikiye ayırılmıştır. Daha sonra, klasik ahlak kitaplarında takip edilen sıra gözetilerek her biri bir "değer"e/ahlak bahsine tahsis edilen on altı bölüm sıralanmıştır. İlgili bölümlerde; öncelikle söz konusu "değer"in kapsamlı bir tanımı yapılmış, daha sonra Mevlâna'nın eserlerinde bu "değer"in mahiyetini doğrudan ya da dolaylı olarak ele alan ilmî ve akademik çalışmalar kitap/kitap bölümü, makale, sempozyum/kongre bildirileri, lisansüstü tezler (doktora-yüksek lisans), açılış konuşmaları sırası takip edilerek beş ayrı kategoride, kendi içlerinde de basın-yayın-çalışma tarihleri esas alınarak bir sıralamaya tabi tutulmuştur. Tezimiz sonuç ve bibliyografya bölümleri ile tamamlanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Mevlâna, ahlak, değerler eğitimi, inceleme, tahlili fihrist, örnek metinler.
  • Öğe
    Türk Romanında Mevlevi Karakterler
    (Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2022) Gök, Yılmaz; Kuyumcu, Hakan
    Bu çalışmada, Mevlevi karakterlerin romanın esas ürünü olarak yer aldığı on eserde Mevlâna ve Mevleviliği yansıtış biçimlerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Mevlâna ve onun öğretileri etrafında şekillenen Mevlevilik sadece klasik şiirimize etki etmekle kalmamış edebi türler arasında mühim bir yere sahip olan roman türü için de mümbit bir kaynak olmuştur. 2007 yılının UNESCO tarafından ‘Dünya Mevlâna Yılı’ ilan edilmesiyle beraber her alanda Mevlâna ve Mevleviliğe artan ilgi roman türünde de kendisini hissettirmiştir. Bu durum gerek otobiyografik gerek tarihi ve kurmaca eserlere Mevlâna ve Mevleviliğin taşınmasında görülmektedir. Mevlâna ve Mevlevilik yazarların sanat ve inanç algılarındaki farklılardan dolayı eserlere farklı pencerelerden yansımıştır. Nitekim çalışmanın sınırlılığını oluşturan Mevlevi karakterlerin de roman sanatı içerisinde farklı şekillerde kurgulandıklarının sonucuna ulaşılmıştır. Zira incelenen eserlerde, kimi Mevlevi roman kişilerinin manevi tekâmül yaşadıkları kimilerinin ise Mevlevilikle bağlarının derinleşmediği görülmektedir. Dolayısıyla roman kişilerinin Mevlevilikle olan bağları neticesinde portrelerinde Mevleviliği yansıtma biçimleri farklılık göstermektedir.
  • Öğe
    Mevlâna Müzesi nr. 1177'deki Mesnevî'nin metni ve İzbudak Tercümesinin Karşılaştırılması (1. cilt 2395-3186. Beyitler)
    (Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırmaları Enstitüsü, 2022) Aksan, Merve; Temizel, Ali
    Mevlânâ’nın Mesnevîsi, tarih boyunca dünya çapında büyük ilgi görmüştür. Tarihe, edebiyata ve birçok alana damgasını vuran bu eser, kaleme alındığı günden itibaren farklı dillere çevrilmiş ve üzerinde çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışma hazırlanırken Konya Mevlânâ Müzesi Ktp. İhtisas, nr. 1177’de yer alan Mesnevînin orijinal Farsça el yazması nüshasının 1. Cilt 3. Defterinin 2395-3186. beyitler arası tashihi yapıldı. Daha sonra ise Reynold Alleyne Nicholson’ın 1925 tarihinde basılan The Mathnawi Of Jalaluddin Rumi adlı neşri ve Adnan Karaismailoğlu ve Derya Örs tarafından 2007 yılında hazırlanan Mevlânâ Celaleddin Muhammed Mesnevî -i Ma’nevi adlı neşriyle karşılaştırılması yapılmıştır. Mesnevî’nin çoğaltılarak günümüze kadar gelen nüshaları arasında zamanla dil ve üslup bakımından farklılıklar oluşmuştur. Karşılaştırma yaparken bu iki neşrin kullanılma sebebi ise Reynold Alleyne Nicholson neşrinin XX. yüzyılın başlarında ve Adnan Karaismailoğlu - Derya Örs tarafından hazırlanan neşrin de XXI. yüzyılın başlarında yapılmış olmasıdır. Ayrıca bu çalışma da Konya Mevlâna Müzesi Ktp., İhtisas nr.5223’de yer alan Veled Çelebi İzbudak tarafından Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınmış olan Mesnevî tercümesinin 1. cilt 3. Defteri yeni yazıya aktarıldıktan sonra eserini tercüme ederken kullandığı Konya Mevlânâ Müzesi Ktp. İhtisas, nr. 1177’de yer alan Mesnevînin orijinal Farsça el yazması nüshası ve Abdülbâki Gölpınarlı’nın Mesnevî tercümesi ile karşılaştırılması yapıldı. Çalışmanın amacı, Bir yüzyıl içerisinde yapılan bu iki çalışma arasındaki farklılıkları okuyucuya sunmak ve aynı zamanda Mesnevî’nin Veled Çelebi İzbudak tarafından Osmanlı Türkçesiyle yazılmış olan nüshasının, MEB tarafından Abdülbâki Gölpınarlı adına basılmış olduğu fark edilince eserin orijinal metnini Türkçeye kazandırmak için bu çalışma yapılmıştır.